48- Gazadan Kendisini Hastalık veya Başka Bir Özür Men Eden Kimsenin Sevabı Bâbı 5041- Bize Osman b. Ebi Şeybe etti. (Dedi ki): Bize Cerir A'meş'den, o da Ebû Süfyan'dan, o da Cabir'den naklen rivâyet etti. Ca-bir Şöyle dedi: Bir gazada Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'le birlikte idik: «Gerçekten Medine'de öyle adamlar var ki siz bir yolda yürür veya bir vadiyi geçerseniz sizinle beraber olurlar. Kendilerini hastalık hapsetmiştir.» buyurdular. 5042- Bize Yahya b. Yahya da rivâyet etti. (Dedi ki): bize Ebû Mua-viye haber verdi. H. Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Ebû Saîd el-Eşecc de rivâyet ettiler (Dediler ki): Bize Vekî' rivâyet etti. H. Bize İshak b. İbrahim dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize îsa b. Yûnus haber verdi. Bu râvilerin hepsi A'meş'den bu isnadla rivâyette bulunmuşlardır. Ancak Vekî'in hadisinde: «Ecirde sîze ortak olurlar,» cümlesi vardır. Hadisi Şerifde gönülden harbe giden gazilerle beraber olup hastalık veya başka bir sebeple fiilen iştirak edemeyenlerin hali beyan, edilmektedir. Veki’in rivâyetinde böylelerinde fiilen harb eden gaziler gih sevaba nail olacakları bildirilmiştir. Hadisin zahiri âmm'dır. Şu halde cihada farz-ı kifaye yahut farz-ı ayn olarak yani umumi seferberlikte iştirak etmeye niyetlenmek her mü'mine farzdır. Cihadın farzı ayn olduğunu söyleyenler bu hadisle istidlal etmişlerdir. Hadisi şerif hayırlı bir işe niyet etmenin faziletine, gazaya veya her hangi bir ibâdete niyet edipte bir özrden dolayı yapamayan kimsenin yapmış gibi sevap kazanacağına ve yapamadığına üzüldüğü nispette sevabının artırılacağına delildir. |