7- Kafirin Nezri ve Müslüman Olduğu Zaman Hakkında Yapılacak Muamele Bâbı 4382- Bize Muhammed b. Ebi Bekir El-Mukaddemî İle Muhammed b. El-Müsennâ ve Züheyr b. Harb rivâyet ettiler. Lâfız Züheyr'-indir. (Dedüer ki): Bize Yahya —ki İbn Saîd El-Kattân'dır— Ubeydullah'dan rivâyet etti. (Dedi ki): Bana Nâfi', İbn Ömer'den naklen haber verdi ki, Ömer Şöyle dedi: — Yâ Resûlallah! Ben cahiliyyet devrinde bir gece Mescidi Haram'da i'tikâfa girmeyi nezrettim demiş. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): «öyle ise nezrini îfâ et!» buyurmuşlar. 4383- Bize Saîd El-Eşecc de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ebû Üsâme rivâyet etti. H. Bize Muhammed b. El-Müsennâ dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdülvehhâb yani Sekafî rivâyet etti. H. Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Muhammed b. El-Alâ' ve İshâk b. İbrahim de toptan Hafs b. Gıyâs'tan rivâyet ettiler. H. Bize Muhammed b. Amr b. Cebele b. Ebî Revvâd dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Şu'be rivâyet etti. Bu râvilerin hepsi Ubeydullah'dan, o da Nâfi'den, o da İbn Ömer'den naklen bu hadîsi rivâyette bulunmuşlardır. Bunların arasından Hafs: (Ömer'den naklen) demiştir. Ebû Üsâme ile Sekafî'ye gelince: Bunların hadîsinde: «Bir gece i'tikâh» tâbiri; Şu'be'nin hadîsinde ise: «Üzerine bir gün i'tikâh nezreyledi, dedi» ifadesi vardır. Hafs'in hadîsinde gün ve gecenin zikri geçmemiştir. 4384- Bana Ebû't-Tâhir de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdullah b. Vehb haber verdi. (Dedi ki): Bize Cerîr b. Hâzim rivâyet etti. Ona da Eyyûb, ona da Nâfi', ona da Abdullah b. Ömer rivâyet etmiş İd, Ömer b. Hattâb, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e Tâiften döndükten sonra Ci'râne'de bulunduğu sırada sormuş ve: — Yâ Resûlüllah! Ben câhiliyyet devrinde Mescid-i Haramda bugün i'tikâfa girmeyi nezrettim; ne buyurursun? demiş. «Git, bir gün i'tikâf yap!» buyurmuşlar. Râvi diyor ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona ganimetlerin beşte birinden bir câriye vermişti. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) halkın esirlerini âzâd edince Ömer b. Hattâb onların seslerini: Bizi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) âzâd etti, dediklerini işiterek: Bu ne? diye sordu. — Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) halkın esirlerini âzâd etti, dediler- Bunun üzerine Ömer (oğluna): — Yâ Abdallah! Şu cariyeye git de kendisine yol ver!» dedi. 4385- Bize Abd b. Humeyd de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdürrazzâk haber verdi. (Dedi ki): Bize Ma'mer, Eyyûb'dan, o da Nâfi'den, o da İbn Ömer'den naklen haber verdi. Şöyle dedi: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Huneyn'den döndüğü vakit Ömer kendisine, câhiliyyet devrinde yaptığı bir günlük i'tikâf nezrini sordu... Sonra (râvi) Cerîr b. Hâzim hadîsi gibi rivâyette bulunmuştur. 4386- Bize Ahmed b. Abde Ed-Dabbî de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hammâd b. Zeyd rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Eyyûb, Nâfi'den rivâyet etti. Şöyle dedi: İbn Ömer'in yanında Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in Ci'râne'den yaptığı Ömre'nin zikri geçmiş de: — Oradan ömre yapmadı, demiş. Ve ilâve etmiş. Ömer câhiliyyet devrinde bir gece i'tikâf yapmayı nezretmişti... Sonra (râvi) Cerîr b. Hâzim ile Ma'mer'in Eyyûb'dan rivâyet ettikleri hadîs gibi rivâyette bulunmuştur. 4387- Bana Abdullah b. Abdirrahmân Ed-Dârimî de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Haccâc b. Minhâl rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hammâd, Eyyûb'dan naklen rivâyet etti. H. Bize Yahya b. Halef dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdülâ'lâ, Muhammed b. ishâk’dan rivâyet etti. Bu râvilerin ikisi de Nâfi'den, o da İbn Ömer'den bu hadisi nezir hakkında rivâyet etmişlerdir. Her ikisinin hadîsinde de «bir gün i'tikâf» kaydı vardır. Bu hadîsi Buhârî: «Fardu'l-Humüs» ve «İ'tikaf» bahislerinde tahrîc etmiştir. Hazret-i Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh)’in «Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Ci'râne'den ömre yapmadı» demesi bunu bilmediğine hamledilmiştir. Çünkü Resûlü Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem)'in Ci'râne'den ömre yaptığı sabit olmuştur. îspat nefîden mukaddemdir; zîra onda ilim ziyadesi vardır. Ulemâ, kâfirin nezrinin sahîh olup olmadığında ihtilâf etmişlerdir. Hanefîler'le İmâm Mâlik ve Şafiîler'in cumhûru sahih olmadığına kaildirler. Muğire El-Mahzûmî, Ebû Sevr, Buhârî, İbn Cerîr ve bazı Şâfiîler'e göre sahihtir. Bunların delili Hazret-i Ömer hadîsinin zahiridir. Sahîh olmaz diyenler bunlara cevaben: Hazret-i Ömer hadîsinin müstehab mânâsına hamledildiğini söylemişlerdir. Yani Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i ömere: Câhiliyet devrinde yaptığın nezrin mislini şimdi yapman müstehab olur; demek istemiştir. İmâm Şafiî i'tikâfm oruçsuz da yapılabileceğine bu hadîsle istidlal etmiştir. Bu meselede Hasan-ı Basrî, Ebû Sevr, İbn-l Münzir ve bir rivâyette İmâm Ahmed de Şafiî ile beraberdirler. İbn'l-Münzir bu kavlin Alî ve İbn Mes'ûd (radıyallahü anh) hazerâtından rivâyet olunduğunu söylemiştir. İbn Ömer, İbn Abbâs , Âişe ve Urve b. Zübeyr (radıyallahü anhûm) hazerâtı ile Zühri, Evzâî, Sevrî, Ebû Hanîfe, Mâlik ve bir rivâyette İmâm Ahmed ile İshâk'a göre i'tikâf ancak oruçla sahîh olur. Ekser-i ulemânın kavilleri de budur. |