29- Lahd Yapmak ve Cenazenin Üzerine Kerpiç Dizmek Hususunda Bir Bab 2284- Bize Yahya b. Yahya rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdullah b. Ca'fer-i Misverî, İsmâîl b. Muhammed b. Sa'd'dan, o da Âmir b. Sa'd b. Ebİ Vakkaas'dan naklen haber verdi. Sa'dü'bnü Ebî Vakkaas ölüm hastalığında: — «Benim için bir lâhd açın ve üzerime Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yapıldığı gibi kerpiçleri güzelce dizin.» demiş. Lâhd yahut Lûhd: Kabrin kıble tarafından, altına doğru oymaktır. Şakk: Kabrin dibini dere gibi oymaktır. Ulemâ bunların ikisinin de caiz olduğuna ittifak etmişlerdir. Fakat ekserisine göre lâhd yapmak efdaldır. Çünkü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e lâhd yapılmış ve üzerine onbir tane kerpiç dizilmiştir. Ümmeti hakkında da müstehâb olan fiil budur. Bu hadîsi Müslim’ den başka rivâyet eden bulunmamıştır. Ancak Beyhakî, Câbir (radıyallahü anh)'dan buna benzer bir hadîs rivâyet etmiştir. Übbi’nin beyânına göre: Kabirde cenazenin üzerine kerpiç dizmek efdaldır. Kerpiç bulunmazsa tahta, o da bulunmazsa kiremit, o da bulunmazsa kamış gibi şeylerle örtmelidir. Ulemâdan Bazıları cenazenin tabut içinde defnedilmesini mekruh görmüşlerdir. Hanefiîler'e göre: Tuğla ve tahta ile örtmek mekruhtur. Çünkü bunlar dünyâ ahkâmındandır. Kabir ise çürüyen şeyler yeridir. Bir de tuğlada ateş eseri vardır. Onun için tefâülen mekruh görülmüştür. Kerpiç ve kamış kullanmak müstehabdır. Zîr'a bunlar Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimizin kabrinde kullanılmışlardır. |