54 - Mü'minin Amelinin Boşa Gideceğinden Korkması Bâbı 329- Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe rivâyet etti. (Dedi ki): Bize el-Hasen b. Mûsa rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hammâd b. Seleme, Sabit el-Bunanî'den, o da Enes b. Mâlik'den naklen rivâyet eyledi ki, Enes şöyle dedi: Şu: "Ey îmân edenler: Seslerinizi Peygamberin sesinin üstüne kaldırmayın" Sûre-i Hucurât, âyet: 2. âyeti sonuna kadar nâzil olduğu zaman Sabit b. Kays evine kapandı ve:, — Ben cehennemlikim diyerek Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (le görüşmek)’den habs-i nefseyledi. Derken; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Sa'd b. Muâz'a: «Yâ Ebâ Amr! Sabitten ne haber, hasta mı oldu?» diye sordu. Sa'd: — O benim komşumdur; bir şikâyetini bilmiyorum; dedi. Bunun üzerine Sa'd ona giderek: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in söylediklerini anlatmış. Sabit: — Şu âyet indirildi. Pek âla bilirsiniz ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e karşı sizin en yüksek sesi (e hıtab eden) inizi benim. Demek ki ben cehennemlikim; demiş; Sa'd bunu Nebî (sallallahü aleyhi ve sellem)’e anlattı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Bilâkis, o cennetlikdir.» buyurdular. 330- Bize Katan b. Nüseyr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ca'fer b. Süleyman rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Sabit, Enes b. Mâlikîden naklen rivâyet eyledi. Enes; Sabit b. Kays b. Şemmâs Ensarın hatibi idi. Şu âyet nâzil olunca... diyerek Hammâd’ın hadisi gibi rivâyet etmiş. Yalnız Enes hadisinde Sa'd b. Muâzın zikri geçmez. 331- Bu hadisi bana Ahmed b. Saîd b. Sahr ed-Dârimi de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hâbbân rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Süleyman b. el-Muğîre, Sabitten, o da Enes'den naklen rivâyet eyledi. Enes: "Seslerinizi Peygamberin sesinin üstüne kaldırmayın..." âyeti nâzil olunca; diyerek rivâyet etmiş; fakat hadisde Sa'd b. Muâz'i zikretmemiş. 332- Bize Hüreym b. Abdil'a'lâ el-Esedî dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize el-Mu'temir b. Süleyman rivâyet etti. (Dedi ki): Babamı Sabitten, o da Enes'den naklen anlatırken dinledim. Enes: — Bu âyet indiği vakit... diyerek hadisi rivâyet etmiş; ama Sa'd b. Muâzı zikretmemiş. Yalnız: (Biz Sâbit'i aramızda gezinen cennetlik bir zât olarak görüyorduk) cümlesini ziyade etmiş. Bu hadis-i şerif Sabit b. Kays (radıyallahü anh)'ın büyük menkabesini anlatmaktadır. Hazret-i Sabit Ensar'mve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in hatibi idi. Yüksek sesli bir zât olup konuşurken sesi fazla gürleşirdi. Bu sebeble herkesden ziyade endişeye düşmüştü. Fakat Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kendisini cennetle müjdeleyince bütün üzüntüleri bir anda sürura münkalib oldu. Hadisde zikri geçen âyet-i kerime bir rivâyete göre onun hakkında nâzil olmuş; diğer bir rivâyete göre ise Ebû Bekir'le Ömer (radiyallahu anhüma) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in huzurunda bir meseleyi yüksek sesle münakaşa ettikleri zaman inmiş; bundan sonra onlar da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in huzurunda adetâ fısıltı ile konuşmuşlardır. Ayetin Benî Temim hey'eti hakkında nâzil olduğunu söyleyenler olduğu gibi daha başka sebeb-i nüzul zikredenler de vardır. El-Übbi'nin beyanına göre Hazret-i Sabitin korkarak evine kapanması âyetin inmesinden evvele aid değildir. Çünkü o zaman henüz huzuru Nebevide yüksek sesle konuşmak yasak edilmiş değildi. Onun endişesi ileriye aitti. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in huzuruna çıktığı zaman mutlaka konuşmak mecburiyetinde kalacaktı. O bunu düşündükçe üzülüyor; korkuyor; ihtiyata riâyet ediyordu. Nihayet endişesi görülmedik bir sürür la neticelendi. Hadis-i şerif, âlim veya büyük bir zât arkadaşlarından bazısını bir kaç zaman görmezse araştırıp soruşturması gerektiğine delildir. |