Geri

   

 

 

 

İleri

 

80- Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in "Kolaylaştırın, Zorlaştırmayın " Kavli ve İnsanlar Üzerine İşleri Dâima Hafifletmeyi ve Kolaylaştırmayı Sever Olması Bâbı

6192 Ebû Mûsâ el-Eş'arî (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ben Ebû Mûsâ ile Muâz ibn Cebel'i Yemen'e gönderdiği zaman, ikisine hitaben:

— "Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin ve işlerde uygunluk gösterin" buyurdu.

Ebû Mûsâ:

— Yâ Rasûlallah! Biz Yemen'in bir arâzîsindeniz. Orada baldan "Bıtu”"' denilen bir içki yapılır, arpadan da "Mızru" denilen bir içki yapılır (bunların hükmü nasıl olacaktır)? diye sordu. Rasûlüllah (umûmî bir düstûr olarak):

— "Her sarhoşluk veren içki, haramdır!" buyurdu.

6193  Enes ibn Mâlik (radıyallahü anh): Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): "Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız; sükûnete kavuşturunuz, ürkütüp nefret ettirmeyiniz!" buyurdu, demiştir.

6194 Âişe (r.anha) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) -dünyâ işlerinden- iki şey arasında muhayyer kılındı mı, O muhakkak günâh olmadığı müddetçe onlardan en kolayını alırdı. Eğer bir günâh olacaksa, o kolay işten halkın en uzak bulunanı, Rasûlüllah olurdu. Rasûlüllah kendisi için asla kîn tutup öç almamıştır. Ancak Allah'a karşı hürmetsizlik edilmiş olması müstesnadır, bu takdirde işlenen hürmetsizlik sebebiyle Allah için öfkelenir, intikaam alırdı.

6195 Bize Hammâd ibn Zeyd tahdîs etti ki, el-Ezrak ibn Kays şöyle demiştir: Ehvâz'da (Duceyle denilen) bir nehrin kenarında bulunuyorduk. O nehrin suyu kuruyup gitmişti. Ebû Berze Nadle ibnu Ubeyd el-Eslemî atı üzerinde geldi de namaza durdu, atını da salıverdi. Kendisi namazda iken atı yürüdü. Ebü Berze hemen namazını bıraktı ve atının ardından gitti, sonunda ona yetişip yakaladı. Sonra geldi, yarım bıraktığı namazını tamamladı. Bizim içimizde haricî görüşünde olan bir adam vardı. Bu, Ebû Berze'nin böyle namazı içinde atı yakaladığını, sonra yine kıldığını görünce:

— Şu ihtiyara bakınız, atı için namazını terketti! demeye başladı.

Ebû Berze de namazdan sonra ona yöneldi de:

Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'tan ayrıldığım zamandan beri beni hiçbir kimse sertlik, yoğunluk etmemiş; ayıplamamıştır! diye cevâb verdi ve şöyle devam etti:

— Benim ineceğim yer uzaktadır. Eğer ben atımı bırakıp da namazı tam kılsaydım, geceye kadar ehlimin yanına varamazdım, dedi.

Bu arada kendisinin Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e sahâbîlik ettiğini ve bu beraberliğinde Peygamber'in (namazda ve diğer hususlarda dâima) kolaylık göstermesine şâhid olduğunu zikretti.

6196 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle haber vermiştir: Bir bedevî mescidde bevletti. Oradakiler hemen ona ceza vermek için, ona doğru hareket ettiler. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) da hemen onlara:

— "Onu bırakınız, sonra idrarının üzerine bir dolu kova su -yahut: İçinde su bulunan bir kova- dökünüz. Çünkü sizler ancak kolaylık göstericiler olarak gönderildiniz, güçlük göstericiler olarak gönderilmediniz" buyurdu.