Geri

   

 

 

 

İleri

 

74- Bu "Yâ Kâfir" Sözünü Te'vîl Edici Olarak Yâhud İşin Hakikatini Bilmeyerek Söyleyeni, Küfre Nisbet Etmeyen Kimse Bâbı

Omer ibnu'l-Hattâb da Hâtıb ibn Ebî Beltea için: "O bir münafıktır!" demişti de Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):

“Sana ne bildirir? Belki Allah Bedir harbine katılanların ihlâsına muttali' olmuş ve: Ben sizlere mağfiret ettim! buyurmuştur" dedi.

6174  Câbir ibn Abdillah (radıyallahü anh) şöyle tahdîs etmiştir: Muâz ibn Cebel, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in arkasında namazı kılar, sonra da kendi kavmi olan Benû Selime'ye gelir, o namazı onlara kıldırır ve namazda da el-Bakara Sûresi'ni okurdu.

Câbir dedi ki: Bir defasında bir adam (cemâatten ayrıldı da) kendi başına hafif bir namaz kıldı. Bu adamın ayrıca namaz kıldığı haberi Muâz'a ulaşınca, Muâz:

— O bir münafıktır! dedi.

Muâz'ın bu sözü de o adama ulaştığında, hemen Peygamber'e gitti ve:

— Yâ Rasûlallah! Bizler ellerimizle işleyen ve su çeken develerimizle sulama yapan bir topluluğuz. Muâz dün bizlere namaz kıldırdı da namazda el-Bakara Sûresi'ni okudu. Ben de namazımı hafif kılıp geçtim. Bundan dolayı Muâz benim bir münafık olduğumu iddia etmiş, dedi.

Bunun üzerine Peygamber üç kerre:

— "Ya Muâz! Sen bir fettan mısın? Ve'ş-şemsi ve duhâha, Sebbih isme Rabbike'l-alâ ve benzeri sûreleri oku!" buyurdu.

6175 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Sizden her kim yemîn eder de yemininde 'Lât ve Uzzâ hakkı için' derse (bunun keffâreti için) hemen: 'La ilahe ille'llah' desin. Arkadaşına 'Gel seninle kumar oynayalım' diyen de (oynayacağı kumar parasını) fakirlere sadaka versin" buyurdu.

6176 Bize el-Leys, Nâfi'den; o da ibn Omer (radıyallahü anh) 'den şöyle tahdîs etti: İbn Omer, babası Omer ibnu'l-Hattâb'a bir kaafile içinde giderlerken arkadan yetişti, o sırada Omer, babası adiyle yemîn ediyordu. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

— "Dikkat edin! Allah sizleri babalarınızla yemîn etmenizden nehyetmiştir. Her kim yemin etmek zorunda olursa, yalnız Allah adiyle yemîn etsin yahut (yemîn etmeyip) sussun!" diye nida etmiştir.