Geri

   

 

 

 

İleri

 

45- el-Câsiye Sûresi

Rahman ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle

"Ve sen her ümmeti diz çökmüş bir hâlde göreceksin. Her ümmet kitabına çağrılacak (ve onlara): Bu gün yapageldiklerinizin karşılığı verilecek (denilecektir)" (Âyet: 28); buradaki "Câsiyeten", "Dizleri üzerine çökmüşler olarak" demektir

"Karşınızda hakkı söyleyip duran bu (kitâb), bizim kitâbımızdır. Şübhe yok ki, neler yapıyor idiyseniz, biz istinsah ediyorduk" (Âyet: 29); buradaki "Nestensihu", "Nektubu" (yânı "Yazıyorduk") ma'nâsınadır. "Siz bu gününüze kavuşmayı nasıl unutmuş idiyseniz, bu gün biz de sizi öylece (azâbda) bırakacağız..." (Âyet: 34); buradaki "Nensâkum", "Netrukuhum ( = Sizi terkediyoruz)" ma'nâsınadır.

1. Bâb

" (Dinsizler:) Bu, dünyâ hayâtımızdan başka değildir. Ölüyoruz, yaşıyoruz. Bizi o sürekli zamandan başkası helak etmez, dediler. Halbuki onların buna dâir hiçbir bilgisi yoktur. Onlar sâde öyle sanırlar" (Âyet: 24)

4875 ez-Zuhrî, Saîd ibnu'l-Müseyyeb'den tahdîs etti ki, Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle dedi:

— "Azîz ve Celîl olan Allah şöyle buyurdu: Dehre söven Âdemoğlu beni ezâlandırır. Dehr benim. Her iş benim elimdedir. Geceyi de, gündüzü de ben evirip çeviriyorum"