34- Musa'nın Vefatı Ve Vefatından Sonrasının Zikri3443 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ölüm meleği Mûsâ Peygamber'e gönderildi. Melek, Musa'ya gelince, Mûsâ, meleğin yüzüne vurdu, gözünü kararttı. Melek Rabb'ine döndü ve: — Sen beni ölmek istemeyen bir kula gönderdin! diye hâlini arzetti. Allah, Azrail'e: — Sen yine Musa'ya dön de ona, elini bir öküzün sırtı üzerine koymasını ve elinin örttüğü her bir kıla mukaabil bir yıl ömrü olacağını söyle, buyurdu. Mûsâ bunu duyunca: — Yâ Rabb'im, bundan sonra ne olacak? diye sordu. Allah: — Bundan sonra yine ölüm vardır, buyurdu. Mûsâ: — Öyle ise ölüm şimdi gelsin, niyazında bulundu. Ebû Hureyre dedi ki: Ve Allah'tan kendisini bir taş atımı uzaklığa kadar Mukaddes Arz'a yaklaştırmasını istedi. Ebû Hureyre şöyle dedi: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): "Eğer ben Musa'nın gömüldüğü o yerde sizinle beraber bulunsaydım, onun yol kenarında, kızıl kum tepesinin altında olan kabrini sizlere muhakkak gösterirdim” buyurdu. Râvî Abdurrazzâk şöyle dedi: Ve bize Ma'mer haber verdi ki, Hemmâm ibn Münebbih şöyle demiştir: Bize Ebû Hureyre, Peygamber'den bunun benzeri hadîsi tahdîs etti. 3444 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Müslümanlardan bir adam ile Yahûdîler'den bir adam birbiriyle sövüştü. Müslüman yemin etmekte olduğu bir yemîn içinde: — Muhammed'i âlemler üzerine süzüp çıkaran Allah'a yemîn ederim ki, dedi. Yahûdî de müslümâna karşı: — Musa'yı âlemler üzerine süzüp çıkaran Allah'a yemîn ederim ki, dedi. Bu esnada müslümân elini kaldırıp Yahûdî'nin yüzüne bir tokat yapıştırdı. Bunun üzerine Yahûdî, Peygamber'e gitti. Kendisiyle müslümân kişinin işini O'na haber verdi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): — Bana Mûsâ üzerine hayırlılık vermeyiniz. Muhakkak insanların hepsi -kıyâmet günü- bayılacaklar. Fakat ilk ayılan ben olacağım. O anda bir de göreceğim ki, Mûsâ, Arş'ın bir tarafına sıkıca tutunmuş duruyor. Bilmiyorum, Mûsâ da bayılanların içinde idi de benden evvel mi ayıldı, yahut baygınlıktan Allah 'ın istisna ettiği bahtiyar kimselerden mi bulundu?". 3445 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Âdem ile Mûsâ birbirine hüccet getirip çekiştiler. Mûsâ, Âdem 'e: — Sen, günâhın seni cennetten çıkartmış olduğu Âdem'sin, dedi. Âdem de Musa'ya: — Sen Allah'ın risâletleri ve kelâmı ile seçip üstün kıldığı Mûsâ'sın. Sonra sen, ben yaratılmadan evvel üzerime takdir edilmiş bir işten dolayı beni kınıyorsun! dedi". Bunun ardından Rasûlüllah iki kerre: "Böylece Âdem Musa'ya delîl ve burhanla gâlib oldu" buyurdu. 3446 İbn Abbâs radıyallahü anhüma şöyle demiştir: Bir gün Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bizim yanımıza çıktı da: "Bana bütün ümmetler arzolundu ve ben semânın etrafını kapatmış çok kalabalık bir karaltı gördüm: Şu, kavmi içinde Musa'dır, denildi". |