3- Malın en çok üçte bir miktârının vasiyyet edilmesi bâbıel-Hasen el-Basrî: Zimmî için de vasiyyet ancak malının üçte birinden caiz olur. Çünkü Yüce Allah: "Aralarında Allah'ın indirdiği ile hükmet..." (el-Mâide: 49) buyurdu, demiştir. 2781 İbn Abbâs radıyallahü anhüma: Keski insanlar vasiyyet hususunda üçte birden azaltıp da dörtte bire gitseler! (Böyle yapmaları temenni olunur.) Çünkü Rasûlüllah (Sa'd ibn Ebî Vakkaas'a): "Üçte bir (caiz olur), fakat üçte bir de çoktur" yahut "büyüktür" buyurdu, demiştir. 2782 Sa'd ibn Ebî Vakkaas (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben Mekke'de hastalandım. Peygamber bana hasta ziyaretine geldi. Bu ziyarette ben: — Yâ Rasûlallah! Beni topuğum üzerine geri döndürmemesini (yani beni hicret etmiş olduğum Mekke'de öldürmemesini) Allah'a duâ ediver! dedim. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): — "Ümîd ederim ki, Allah seni bu hastalıktan kaldıracak ve seninle birçok insanları faydalandıracaktır" buyurdu. Ben: — Ben malımı vasiyyet etmek istiyorum. Çünkü (mîrâs payına sâhib olanlardan) benim ancak bir tane kızım var, dedim ve: Ben malımın yarısını vasiyyet ediyorum, diye ilâve ettim. Rasûlüllah: — "Yarısı çoktur" buyurdu. Ben: — Üçte birini vasiyyet edeyim, dedim. Rasûlüllah: — "Üçte bir (olur), fakat üçte bir de çoktur, yahut büyüktür" uyurdu. Sa'd, yahut berisindeki râvî: İnsanlar üçte bir miktarını vasiyyet ettiler, bu onlar için caiz oldu, demiştir. |