2- Yüce Allah'ın: “Yeminlerinizin bağladığı kimselere de hisselerini Veriniz" (en-Nisâ: 33) Kavli Bâbı2336 İbn Abbâs radıyallahü anhüma "Her biri için mevlâlar yaptık", "mirasçılar yaptık" demektir, dedi. "Yeminlerinizin karşılıklı bağladığı kimseler", Muhacirler ile Ensâr'dır ki, Muhacirler Medine'ye geldikleri ilk zamanlarda Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in kurduğu kardeşlik sebebiyle Ensâr'a kendi hısımlarından evvel mîrâsçı olurlardı. Fakat sonra "Erkek ve dişiden herbiri için mirasçılar yaptık...” (en-Nisâ: 33) âyeti inince, bu âyetin birinci kısmı (yânı âyetu'l-mevâlî) ikinci kısmını (yani akidleşme âyetini) neshetti, dedi. Sonra İbn Abbâs "Yeminlerinizin karşılıklı başladığı kimseler..." kavli hakkında: Ancak yardım etmek, ihsan eylemek ve nasihat etmek kaldı. Akidleşenler arasında verilegelen mîrâs gitti. Kardeşlik akdi sebebiyle mîrâs almakta olan kimseye vasiyet yapılabilir, dedi. 2337 Enes (radıyallahü anh) şöyle dedi: Yanımıza Abdurrahmân ibnu Avf geldi. Akabinde Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Abdurrahmân ile Sa'd ibnu'r-Rabî' arasında kardeşlik akdi yaptı. 2338 Âsim ibn Süleyman tahdîs edip şöyle dedi: Ben Enes ibn Mâlik'e: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in "İslâm'da (Câhiliyet devrinin) ahdi yoktur" buyurduğu sana ulaştı mı? diye sordum. Enes (radıyallahü anh): Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Medine'de benim evimde Kureyş ile Ensâr arasında kardeşlik akdi yaptı, dedi. |