49
-
İRÂDE-İ CÜZ’İYYE
4 - ÎMÂN ve
İ’TİKÂD:
Bir insanın müslimân olabilmesi için, îmân (i’tikâd) sâhibi olması, ya’nî
müslimânlığın kanûnlarına ve emrlerine inanması şartdır. Hattâ, yalnız inanması
kâfî değildir; bu emrleri beğenmesi ve sevmesi de lâzımdır. Bu da bir bilgi
işidir. İnanma (îmân) çok mühimdir. Îmân, ufak bir şübheyi götürmez. Şübhesi
olan, din âlimlerinden şübhesini sorarak ve öğrenerek, gidermelidir. Aksi
takdirde, îmân ni’meti, elden gider.
Îmânsız insan,
dünyânın en bahtsız insanıdır. Çünki, ebediyyen Cehennem azâbında yanmaya
mahkûmdur.
Allahü teâlânın
emrlerinin ve yasaklarının bir kısmına inanıp, bir kısmına inanmamak, doğru
değildir. Îmân, tam olmalıdır.
Îmân sâhibi
olmak için, altı şart vardır: 1- Allahü teâlâya inanmak, 2- Meleklere inanmak,
3- Kitâblara inanmak, 4- Peygamberlere “aleyhimüsselâm” inanmak, 5- Âhırete
(öldükden sonra, tekrâr dirilmeğe) inanmak, 6- Kazâ ve kaderin Allahü teâlâdan
geldiğine inanmak. Bunların birisine inanmıyan, îmânsızdır. Bu hâl ile ölürse
(Allahü teâlâ cümlemizi muhâfaza buyursun!) ebediyyen Cehennemdedir.
|