| 
 
11 - 
İKİNCİ CİLD 
- 32.MEKTÛB  
                      
                      (İmâm-ı Rabbânî Ahmedî Fârûkî Serhendî) 
Bu mektûb, 
mirzâ Kılıcullaha yazılmışdır. Kalbini toparlıyamadığını bildiren mektûbuna 
cevâb vermekde, korkulu zemânda okunacak şeyleri bildirmekdedir: 
Allahü 
teâlâya hamd ve Onun sevgili Peygamberine salât eder, size de düâlar ederim. 
Azâ, ya’nî başsağlığı için yazmış olduğunuz kıymetli mektûb geldi. (İnnâ 
lillah ve innâ ileyhi râci’ûn!) Ya’nî, hepimiz Allahın emrinde ve dileği 
altındayız ve hepimiz Onun huzûruna çıkacağız! Bizler, Onun yardımı ile, Onun 
kazâsına râzı olduk. Siz de râzı olunuz! Düâ ve Fâtiha okuyarak yardım ediniz! 
Sizin, o sıkıntıdan kurtulmanız haberi, bizleri çok sevindirdi. İki acıdan 
birisi, üzerimizden sıyrılmış oldu. Bunun için, Allahü teâlâya hamd ve şükr 
olsun! Kalbinizi dünyâ düşüncelerinden kurtaramadığınızı yazıyorsunuz. Evet, 
zâhir işlerin bozuk ve dağınık olması, kalbin de dağılmasına yol açar. 
Kalbinizde üzüntü ve kuruntu olunca, gidermek için tevbe ve istigfâr okuyunuz! 
Korkulu zemânlarda, (Kelime-i temcîd), ya’nî (Lâ havle velâ kuvvete 
illâ billâhil’aliyyil’azîm) okuyunuz! [Cin çarpmasına karşı bunu okumak, 
(174). cü mektûbda yazılıdır. Muhammed Ma’sûm “rahmetullahi aleyh” ikinci cild 
otuz üçüncü mektûbunda diyor ki, (Derdlerden kurtulmak ve murâda kavuşmak için 
beşyüz kerre Lâ havle velâ kuvvete illâ billah ile evvelinde ve âhırında 
yüzer def’a salevât-ı şerîfe okuyup düâ etmelidir)]. (Mu’avvizeteyn) [ya’nî 
iki (Kul-e’ûzü)yü] çok okumak da fâidelidir. Biz, iyi ve râhatız. Allahü 
teâlâya her zemân hamd ve şükr olsun! (El-hamdü-lillâhi dâimen ve alâ külli 
hâl ve E’ûzü billâhi min hâl-i ehlinnâr). Za’îf olduğum için çok yazamadım. 
Allahü teâlâ, bizi ve sizi, Muhammed Mustafânın dîninden ayırmasın “alâ 
sâhibihessalâtü vesselâmü vettehıyye”! Vesselâm. [(Tefsîr-i Mazherî)de, 
Enbiyâ sûresinin seksenyedinci âyetinin tefsîrinde, hadîs-i şerîfde buyuruldu 
ki, (Birinize derd ve belâ gelince, Yûnüs Peygamberin düâsını okusun! Allahü 
teâlâ Onu muhakkak kurtarır. Düâ şudur: Lâ ilâhe illâ ente sübhâne-ke innî küntü 
minez-zâlimîn). (Tergîb-üs-salât), ellidördüncü faslındaki hadîs-i şerîfde,
(Sabâh, kalkınca, üç kerre Bismillâhillezî lâ-yedurru ma’asmihî şey’ün 
fil’ardı velâ fissemâ ve hüvessemî’ul’alim okuyana akşama kadar, hiç derd, belâ 
gelmez) buyuruldu.] 
                                                |