| 
 
09 -  
ÜÇÜNCÜ CİLD - 7.MEKTÛB  
                      
                      (İmâm-ı Rabbânî Ahmedî Fârûkî Serhendî) 
Bu mektûb, 
seyyid mîr Muhibbullah Mankpûrîye yazılmışdır. İnsanlardan gelen sıkıntılara 
dayanmak lâzım olduğu bildirilmekdedir: 
Allahü 
teâlâya hamd olsun ve Onun sevgili Peygamberine salât olsun. Size ve bütün 
müslimânlara düâ ederim. Kardeşim seyyid mîr Muhibbullahın şerefli mektûbu 
geldi. Bizi çok sevindirdi. İnsanların üzmelerine dayanmak lâzımdır. Akrabânın 
incitmelerine sabr etmekden başka yapılacak şey yokdur. Allahü teâlâ, sevgili 
Peygamberine “aleyhi ve alâ âlihissalâtü vesselâm” emr olarak, Ahkâf sûresinde,
(Peygamberlerden Ulül’azm olanların sabr etdikleri gibi Sen de sabr et! 
Onlara azâb verilmesi için düâ etmekde acele eyleme!) meâlindeki âyet-i 
kerîmeyi gönderdi. Orada bulunanlara en fâideli şey, yanlarında bulunanların, 
kendilerine eziyyet etmeleri, sıkıntı vermeleridir. Siz bu ni’meti istemiyor, 
bundan kaçıyorsunuz. Evet, hep tatlı yimeğe alışmış olan, şifâ verici acı 
ilâcdan kaçar. Buna ne diyeceğimi bilemiyorum. Fârisî beyt tercemesi: 
  
Nazlı olsa da, aşka yakalanan kimse, 
naz çekmeğe de alışmalıdır elbette! 
  
İlâh-âbâd 
denilen yere göç etmek için izn istiyorsunuz. Yâhud bir yer gösteriniz de, oraya 
gidip, halkın ifrât derecesindeki cefâsından kurtulayım diyorsunuz. Buna 
(Ruhsat), izn verilebilir. Fekat, (Azîmet), dahâ iyi yol, orada 
kalıp, sıkıntılara sabr ve tehammül etmekdir. Bildiğiniz gibi, bu mevsimde 
hâlsiz oluyorum. Bunun için kısa yazdım. Selâm ederim. 
                                                |