Hakîkat Ltd.Şti.Yayınları

   
     

TAM İLMİHÂL

     
   

 SE'ÂDET-İ EBEDİYYE

   
 

Birinci Kısm - İkinci Kısm - Üçüncü Kısm - İndeks

 
 

BİRİNCİ KISM

 
     

60 - NEMÂZ VAKTLERİ - 5

Sabâh nemâzını her mevsimde (İsfâr) etmek, ya’nî ortalık aydınlanınca kılmak müstehabdır. Cemâ’at ile öğle nemâzını, yazın sıcakda geç, kış günleri ise, erken kılmak müstehabdır. Akşam nemâzını her zemân erken kılmak müstehabdır. Yatsıyı, şer’î gecenin ya’nî gurûbdan fecre kadar olan zemânın üçde biri oluncaya kadar geç kılmak müstehabdır. Gecenin yarısından sonraya bırakmak tahrîmen mekrûhdur. Bu gecikdirmeler, hep cemâ’at ile kılanlar içindir. Evinde yalnız kılan, her nemâzı vakti girer girmez kılmalıdır. (Künûz-üd-dekâık)da yazılı ve Hâkimin ve Tirmüzînin bildirdikleri hadîs-i şerîfde, (İbâdetlerin en kıymetlisi, evvel vaktinde kılınan nemâzdır) buyuruldu. (İzâlet-ül hafâ)nın beşyüzotuzyedinci sahîfesinde yazılı, (Müslim) kitâbındaki hadîs-i şerîfde, (Bir zemân gelecek, âmirler, imâmlar, nemâzı öldürecekler, vaktinden sonraya bırakacaklardır. Sen, nemâzını vaktinde kıl! Senden sonra, cemâ’at olurlarsa, onlarla da, tekrâr kıl! İkinci kıldığın nâfile olur) buyuruldu. İkindiyi ve yatsıyı, İmâm-ı a’zamın kavline göre kılmak ihtiyâtlı olur. Uyanamayan, vitri yatsıdan hemen sonra kılmalıdır. Yatsıdan evvel kılarsa, sonra tekrâr kılar. Uyanabilen ise, gecenin sonunda kılmalıdır.

Ahmed Ziyâ beğ, 157.ci sahîfede diyor ki, bir beldede, mahallî vasatî zemâna göre ma’lûm olan bir nemâzın şer’î vakti ile, o günkü ta’dîl-i zemânın cebrsel toplamı, hakîkî güneş zemânına göre vakt olur. Bunun ile, Ezânî zemâna göre olan zuhr vakti toplanıp, bir temkin çıkarılırsa, bu nemâzın Ezânî zemânına göre şer’î vakti elde edilir. Mecmû’ 12 den fazla olursa, bu fazlalık, ezânî vakt olur. Meselâ, Martın birinci günü, güneş İstanbulda müşterek zemâna göre sâat 18.00 de batıyor. Gurûb vaktindeki Ta’dîl-i zemân –12 dakîka olduğundan, İstanbulda hakîkî güneş zemânına göre şer’î gurûb vakti 5 sâat 44 dakîkadır. Ezânî zemâna göre, şer’î zuhr vakti 6 sâat 26 dakîka olduğundan, güneşin batması: 6 sâat 26 dakîka +5 sâat 44 dakîka –10 dakîka=12 olur. Genel olarak:

(1) Ezânî zemâna göre vakt = Hakîkî zemâna göre aynı andaki vakt + Ezânî zemâna göre zuhr vakti – O mahallin temkin zemânı

(2) Hakîkî zemâna göre vakt = Ezânî zemâna göre vakt + Hakîkî zemâna göre şer’î gurûb vakti

dir. İkinci müsâvâtda, gurûb vakti vasatî ise, bulunan zevâlî vakt de vasatî olur. İkinci müsâvâtdan:

(3) Ezânî zemâna göre vakt = Hakîkî zemâna göre vakt – Hakîkî zemâna göre şer’î gurûb vakti

de olur. Buradaki gurûb vakti, hakîkî vaktden büyük ise, hakîkî vakte 12 ilâve edilip, sonra çıkarılır.

(2) ve (3) cü müsâvâtlarda, zevâlî vaktler, hep hakîkî ise de, müşterek vakti hakîkîye ve bulunan hakîkîyi tekrâr müşterek vakte çevirirken, aynı sayılar toplandığı, sonra da çıkarıldıkları için, müşterek vakti hakîkîye çevirmeksizin yapılan hesâblar da, aynı netîceyi vermekdedir. Ya’nî:

(4) Müşterek zemâna göre vakt = Ezânî zemâna göre vakt + Müşterek zemâna göre şer’î gurûb vakti.

(5) Ezânî zemâna göre vakt = Müşterek zemâna göre vakt – Müşterek zemâna göre şer’î gurûb vakti.

Yukarıda bulduğumuz Martın birinci günü, gurûb vakti, (5). ci müsâvâta göre, 18 - 18 = 0, ya’nî ezânî zemâna göre 12 de olur. Bunun gibi, Martın birinci günü, ikindi vakti, müşterek zemâna göre 15 sâat 34 dakîka ve gurûb vakti 6 sâat olduğundan, ezânî zemâna göre ikindi vakti:

15 sâat 34 dakîka - 6 sâat = 9 sâat 34 dakîka

olur. Yine bunlar gibi, o günkü ezânî zemâna göre imsâk vakti 10 sâat 52 dakîkada olduğundan, müşterek zemâna göre imsâk vakti, (4) müsâvâta göre: 10 sâat 52 dakîka + 6 = 16 sâat 52 dakîka, ya’nî 4 sâat 52 dakîka olur. 23 Hazîran 1982 Çarşamba günü olan 1 Ramezân 1402 günü hakîkî zemâna göre İstanbulda güneşin gurûb vaktini bulalım: O gün İstanbulda ezânî zemâna göre zuhr, ya’nî öğle nemâzı vakti 4 ü 32 geçe ve Ta’dîl-i zemân –2 dakîkadır. İstanbulun hakîkî zemâna göre gurûb vakti, bunun 12 den farkı olan 7 yi 28 geçe olur. Hakîkî zemâna göre şer’î gurûb vakti 7 yi 38 geçe olur. Vasatî güneş zemânına göre 19 u 40 geçe olur. Türkiyenin müşterek zemânına göre ise, 19 u 44 dakîka geçe olur. İleri sâat ile 20 yi 44 geçe demekdir. Müşterek zemâna göre vakt, gurûb vaktinden küçük ise, (3).cü ve (5).ci düstûrlarda bunun 12 veyâ 24 fazlası kullanılır. Ahmed Ziyâ beğ,

Ezânî zemâna göre vakt = Hakîkî zevâl vakti + Hakîkî vakt... (6) ve

Hakîkî vakt = Ezânî vakt – Hakîkî zevâl vakti... (7) düstûrlarını kullanmakdadır.

Müneccim başı Mustafâ efendi, 1317 [m. 1899] senesindeki ceb takvîminde diyor ki, gurûbî ve zevâlî vaktleri birbirlerine çevirmek için, öğleden önce ise, bilinen vakt, öğle nemâzının vaktinden çıkarılır. Bulunan fark, diğer sâatin öğle nemâzı vaktinden çıkarılır. Öğleden sonra ise, bilinen vaktden, öğle nemâzının vakti çıkarılır. Bulunan fark diğer sâatin öğle nemâzı vaktine ilâve edilir. Meselâ, 1989 senesi Hazîranın 12. ci günü imsâk vakti, ezânî zemâna göre 6 yı 22 geçedir. Zuhr vakti 4 ü 32 geçedir. Fark, 16.32 – 6.22=10 sâat 10 dakîkadır. Müşterek zemâna göre zuhr vakti olan 12.14 den çıkarınca, müşterek zemâna göre imsâk vakti 2 yi 4 geçedir.

Güneşin, belli bir nemâz vaktinin başladığı irtifâ’a geldiği vakti bulmak için, evvelâ (Fadl-ı dâir=Zemân farkı) hesâb edilir. Fadl-ı dâir, gündüz güneşin merkezinin bulunduğu nokta ile zevâl vakti arasında, gece ise, gece yarısı arasında olan zemândır. Fadl-ı dâir zâviyesine H dersek, kürevî müselles [üçgen] formüllerinden:

 

müsâvâtı ile hesâb edilir. Buradaki M mikdârı; kürevî müsellesin üç kenârına tekâbül eden üç kavsin zâviye mikdârları toplamının yarısı olup, bu kürevî müselles 185. ci sahîfedeki birinci şeklde gösterilmişdir.

 temâm-ı meyl) + temâm-ı arz-ı belde + temâm-ı irtifâ‘-ı şems
M = ——––––––––—–––––—––––—––—––—––—––—––—––— dir.
2
 

İrtifâ’, hakîkî üfkun üzerinde ise +, altında ise – dir. Meyl ile irtifâ’ın işâretleri zıd ise, meylin temâmı ya’nî 90° den farkı yerine, 90° ile toplamı alınır.

Fadl-ı dâir formülünde M nin kıymeti yerlerine konup basitleşdirilirse:

 

Buradaki H zâviyesinin zemânı, Nısf-ün-nehârdan itibâren ölçülür. Burada D = zevâl vaktindeki gâyenin temâmîsi = arz-ı belde - meyl-i şems = j - d dır. Z = Zenit= (Semâdaki semt-ür-re’s noktasının irtifâ’ının temâmîsi) = 90 - semtürre’s irtifâ’ı olup, çubuğun tepesinden semâdaki zevâl ve semt noktalarına giden iki yarım doğru arasındaki (Fey-i zevâl) zâviyesidir. Bütün değerleri işâretleri ile kullanılır.

13 Ağustos  günü İstanbulda asr-ı evvel, ya’nî ikindi nemâzının evvel vaktini hesâb edelim. Yere bir metre uzunluğunda bir çubuk dikildiğini kabûl edelim: [Bir dik üçgende, iki dar açı, birbirinin temâmîsidir. Bir kenârı 1 cm. olan bir açının (tan)ı, karşısındaki kenârın uzunluğunu gösterir. Güneşin yerdeki dar açısı, güneşin irtifâ’ıdır.]

tan Z1 = tan (temâm-ı irtifâ’-ı asr) = 1 + Fey-i zevâl = Asr-ı evvel zılli

Fey-i zevâl = tan (temâm-ı gâyetül-irtifâ’) = tan Δ 

dır. Arz-ı belde ile meyl-i şemsin işâretleri birbirinin aynı ise, ya’nî ikisi de aynı nısf kürede olunca, temâm-ı arz ile meyl toplanarak, işâretleri birbirlerinin aksi ise, ya’nî başka nısf kürelerde olunca, meyl çıkarılarak, zevâl vaktindeki güneşin (Gâyet-ül-irtifâ’) derecesi bulunur. Arz-ı beldenin temâmîsi ile meylin toplamı 90 dan fazla olursa, fazlalığın doksandan farkı, gâyet-ül irtifâ’ olur ve güneş, semânın  şimâl  tarafında bulunur. Arz ile meyl aynı cihetde iseler, arz derecesinden meyl çıkarılınca, başka cihetde iseler, toplanınca, gâyet-ül-irtifâ’ın temâmîsi (Δ) olur.

gâyet-ül-irtifâ’ = 49 derece + 14 derece 50 dakîka =  63 derece 50 dakîka

log (Fey-i zevâl) = log tan (26 derece 10 dakîka) = 1`,69138

Fey-i zevâl = 0,4913 metre

tan Z1 = tan (temâm-ı irtifâ’) = 1,4913 ve log tan (temâm-ı irtifâ’) = 0,17357

Yâhud Privileg hesâb makinesinde, 1,4913 arc tan © düğmelerine basınca, temâm-ı irtifâ’-ı şems = bu’d-i semt = Z1 = 56 derece 9 dakîkadır.

                 75 ° 10 ´   + 49 ° + 56 ° 9 ´

M  =  ——––––––––—–––––—–––– = 90 derece 10 dakika olur.

                               2

 

log sin     H  = 1  [(1`,41300 + 1`,81839) –  (1`,98528) + 1`,87778] =

               2      2

 

1       (1`,23139 – 1`,86306) = 1 (1`,36833) = 1`,68417

2                                                2

 

 1

––  H = 28 derece 54 dakîkadır. İki misli alınınca, H = 57 derece 48 dakîka ve bunun dörk misli olan

 2

 

Fadl-ı dâir zemânı, 231,2 sâat dakîkası ve böylece, 13 Ağustos günü asr-ı evvel için, Fadl-ı dâir zemânı = 3 sâat 51 dakîka olur. Hakîkî zevâl vaktinde hakîkî sâat sıfır olduğu için, doğruca hakîkî zemâna göre  hakîkî asr-ı evvel vakti 3 sâat 51 dakîka olur ki,  hakîkî zuhr vaktinden, çubuğun gölgesinin kendi boyu kadar uzaması için geçen zemân sonradır. Şer’î zuhr vaktinden geçen zemân için, şer’î ikindi (Asr-ı evvel) vakti, bundan o mahaldeki temkin zemânı sonra olur. Ta’dîl-i zemân -5 dakîka olduğundan, vasatî müşterek zemâna göre 16 yı 10 dakîka geçe olur. Sahîfe 195 deki 5. ci müsâvât mûcibince, bu müşterek sâatden, müşterek zemâna göre gurûb vakti olan 7 sâat 12 dakîka çıkarılarak, İstanbulda ikindi vakti, ezânî zemâna göre, 8 sâat 58 dakîka olur. Fadl-ı dâir zemânı ile ezânî zuhr vakti ya’nî gurûbî zemâna göre hakîkî zevâl vakti olan 5 sâat 7 dakîkayı toplayınca da, hem gurûbî zemâna göre hakîkî ikindi vakti, hem de ezânî zemâna göre şer’î asr-ı evvel vakti olur. Çünki, şer’î asr-ı evvel vakti, bu mecmû’dan, ya’nî gurûbî hakîkî vaktden Temkin zemânı sonra olur ise de, ezânî zemâna göre şer’î vakti, bu gurûbî şer’î vaktden  Temkin zemânı evvel olur. Bunun gibi, zuhr, akşam ve yatsı nemâzlarının, ezânî zemâna göre şer’î vaktleri de, hesâb ile bulunan gurûbî zemâna göre hakîkî vaktlerinin aynıdır.

Asr-ı evvel irtifâ’ını bulmak için, diğer bir üsûl, hergün, güneşin gâye irtifâ’ı ve bu irtifâ’da olduğu vakt, bir metre çubuğun gölgesinin uzunluğu ölçülerek veyâ hesâb edilerek, yazılır. Böylece, bir (İrtifâ’ - gölge uzunluğu) cedveli hâsıl olur. İstanbulda 13 Ağustosda, gâye irtifâ’ı 640 olduğundan, gölge uzunluğu, cedvelde 0,49 m. bulunur. Asr-ı evvelde gölge 1,49 m. ve irtifâ’ 340 olur. (İrtifâ’ - gölge uzunluğu) cedveli, 1924 (Takvîm-i sâl) sonunda ve kitâbımızın sonunda mevcûddur.

İkindi nemâzının asr-ı sânî vakti de aynı müsâvât ile bulunur ise de, burada:

tan Z2 = tan (temâm-ı irtifâ’ı şems) = 2 + Fey-i zevâl = Asr-ı sânî zılli

Z2 = temâm-ı irtifâ’ = Bu’d-i semt = 68 derece 8 dakîka olur. Buradan:

M = 96 derece 9 dakîka ve H = 73 derece 43 dakîka,

Fadl-ı dâir zemânı 4 sâat 55 dakîkadır. Buna Temkin ilâve edince, İstanbulda, hakîkî zemâna göre asr-ı sânî 5 sâat 5 dakîka olur.

İkindi nemâzı vaktinde, asr-ı evvel için:

Z1 = temâm-ı irtifâ’ = Bu’d-i semt = arc tan (1 + tan D) ve asr-ı sânî için:

Z2 = temâm-ı irtifâ’ = arc tan (2 + tan D) münâsebetleri ile de temâm-ı irtifâ’ [Z] ve sonra Fadl-ı dâir hesâb edilebilir. D nın tanjantı fey-i zevâldir. Bu tanjant 1 veyâ 2 ile toplanır. Tanjantı bu yekûna eşit olan açı, ikindi için Z değeridir.

Yatsı nemâzının işâ’-i evvel vaktinde güneşin merkezi hakîkî üfukdan 17 derece aşağıdadır. Ya’nî hakîkî irtifâ’ - 17 derecedir. Meyl-i şemsin temâmı yerine 90 ile toplamı alınacağından:

            104 ° 50 ´ + 49 ° + 73 °

M  =  —––––––––—–––––—––—– = derece 25 dakîka ve H = 50 derece 53 dakîka ve Fadl-ı dâir

                              2

zemânı 3 sâat 24 dakîka olur, ki yatsının hakîkî zemâna göre vaktinin gece yarısından farkıdır. Bunun 12 den farkına, İstanbul için, 10 dakîka Temkin ilâve edilir. Çünki, güneşin merkezi, şer’î üfukdan, dahâ sonra ayrılacağı gibi, arka kenârı da üfuklardan, dahâ sonra ayrılacakdır. 13 Ağustos günü yatsı vakti, hakîkî zemâna göre 8 sâat 46 dakîka, müşterek sâate göre, 8 sâat 55 dakîka olur. Fadl-ı dâir zemânı, hakîkî gece yarısına müsâvi olan ezânî zuhr vaktinden çıkarılıp, Temkin ilâve, bulunan gurûbî zemânı ezânî zemâna tahvil için bir temkin tarh edilir. Temkini önce ilâve, sonra tarh etmek yerine temkin hesâba katılmadan da, gurûbî ve ezânî zemânlara göre şer’î işâ-i evvel vakti 1 sâat  42 dakîka olur.

13 Ağustosda, fecr-i sâdık dediğimiz beyâzlık doğmağa başlarken, güneşin merkezi hakîkî üfukdan 19 derece ile irtifâ’ zâviyesinin toplamı kadar aşağıdadır. Ya’nî, hakîkî irtifâ’ı şems - 19 dereceden farklıdır.

       104 ° 50 ´ + 49 ° + 71 °

M  =  —–––––—––––—––——– = 112 derece 25 dakîka ve H = 47 derece 26 dakîka ve onbeşe

                              2

bölünüp, Fadl-ı dâir zemânı 3 sâat 10 dakîka olur ki, güneş merkezinin gece yarısından uzaklık zemânıdır. Gece yarısı hakîkî sâat sıfır olduğundan, hakîkî (imsâk vakti) olur. Bundan 10 dakîka Temkin çıkarılır. Çünki, güneşin - 19 derece irtifâ’dan şer’î üfka mesâfesi, hakîkî üfka olan mesâfesinden dahâ azdır ve üst kenârı, üfuklara merkezinden dahâ yakındır. İstanbulun hakîkî zemâna göre şer’î imsâk vakti 3 sâat olur. İmsâk vakti müşterek zemâna göre 3 sâat  9 dakîka olur. Fadl-ı dâir, hakîkî gece uzunluğunun yarısına müsâvî olan zuhr vaktine [5:07 ye] ilâve ve 20 dakîka Temkin çıkarılırsa, ezânî zemâna göre (imsâk vakti) 7 sâat 57 dakîka olur. Tertîbli CASIO fx - 3600p hesâb makinesi ile Fadl-ı dâir 8 sâat 50 dakîka bulunuyor ki, Fecr vaktinin zevâl vaktinden farkıdır. Gece yarısından farkı için bu, 12 den çıkarılır. Fadl-ı dâir, yine 3 sâat 10 dakîka olur. (Rub’-ı dâire) ta’rifesine bakınız!

Fecr vakti ile tulû’ vakti arasındaki zemâna (Hisse-i fecr) denir. Şafak vakti ile gurûb vakti arasındaki zemâna (Hisse-i şafak) denir. Fecr ve şafak vaktlerinin Fadl-ı dâir zemânları ezânî zuhr vaktinden [ya’nî gece yarısından] çıkarılır. Yâhud, Fadl-ı dâirlerinin temâmîlerine Nısf fadla, kış aylarında ilâve, yaz aylarında tarh edilip zemâna çevrilince, bu hisse zemânları elde edilir. Fecr ve şafak vaktlerinin irtifâ’ları (–) işâretli oldukları için, Fadl-ı dâirleri, gece yarısından başlamakdadır.

Ahmed Ziyâ beğ diyor ki, (İslâm âlimleri, imsâk vaktinin, beyâzlığın üfk-ı zâhirî hattı üzerinde yayıldığı vakt değil, beyâzlığın üfuk üzerinde ilk görüldüğü vakt olduğunu bildirdiler). Ba’zı Avrupa kitâbları ise, fecr, beyâzlıkdan sonra başlayan kırmızılığın üfuk üzerinde yayılmasının temâm olduğu vaktdir diyerek, güneşin üfuk altında -16 derecedeki hakîkî irtifâ’ı ile hesâb etmekdedir. 1983 senesinden beri, ba’zı takvîmcilerin, bu Avrupa kitâblarına uyarak, imsâk vaktlerini, -16 dereceden hesâb etdikleri görülüyor. Bu takvîmlere uyanlar, sahûr yemeğini, islâm âlimlerinin yazdıkları vaktlerden 15-20 dakîka sonraya kadar yiyorlar. Bunların orucları sahîh olmuyor. Ahmed Ziyâ beğin, Mîlâdî 1926, Kamerî 1344 ve Şemsî 1305 târîhli (Takvîm-i Ziyâ) cep takvîminin ilk ve son sahîfelerinde, (Diyânet işleri riyâseti heyet-i müşâveresi tarafından tedkîk edilip ve riyâset-i celîlenin tasdîki ile tab’ edilmişdir) yazılıdır. Din işlerinde islâm âlimlerinin ve astronomi mütehassısının tasdîk etdiği nemâz vaktlerini değişdirmemelidir. Elmalılı Hamdi Yazır, (Sebîl-ür-reşâd) mecmû’asının yirmiikinci cildinde, bu husûsda tafsîlât vermişdir.

Güneşin meyli her an değişdiğinden, hakîkî netîce almak için, meylin her sâatlik değişmeleri hesâba katılır. Meselâ:

4 Mayıs günü, öğleden sonra İstanbulda sâatimizin ayârının doğruluğunu tedkîk edelim. Londra sâati ile 00:00 da ya’nî o gün başında (evvelki gece yarısı) güneşin meyli + 15 derece 49 dakîkadır. İstanbulda (Rub’-ı dâire) denilen âlet ile, güneşin üst kenârının riyâdî üfka göre zâhirî irtifâ’ı ölçülüp bundan nısf-ı kutr-i şems için 16 dakîka ve ayrıca, bu irtifâ’a mahsûs olan (hava inkisârı) çıkarılarak, güneş merkezinin semâdaki hakîkî yerinin, hakîkî üfka göre hakîkî irtifâ’ı bulunur. Bu hakîkî irtifâ’, meselâ + 49 derece 10 dakîka bulunduğu anda, zevâlî müşterek sâatimiz 2 yi 38 dakîka geçiyor ise, bunu hemen yazarız. Mayısın 5. ci günü güneşin meyli + 16 derece 6 dakîkadır. 24 sâatlik meyl farkı 17 dakîkadır. Sâatimiz, zevâlden 2 sâat 38 dakîka sonra ve Londradaki zemân İstanbuldan 1 sâat 56 dakîka geri olduğu için, Londrada gece yarısı ile İstanbulda irtifâ’ ölçülen vakt arasındaki zemân farkı 12 sâ. + 2 sâ. 38 d – 1 sâ. 56 d. = 12 sâ. 42 d. = 12,7 sâ.dir. Bu mikdâr zemân için, meyl farkı (17/24) x 12,7 = 9 dakîka olur. Nemâz vaktlerinin ta’yininde de, meyl farkları hesâba katılmalıdır. Mayısda meyl artmakda olduğundan, meyl + 15 derece ve 58 dakîkadır.

Fadl-ı dâir derecesini bulmak için, hesâb makinelerine dahâ uygun olan:

 

         sin (irtfâ') - [sin (meyl) x sin (arz)]

cos H  =  ——––––––––—–––––—–––––—––— ....(3) müsâvât'ı da vardır.

                         cos (meyl) x cos (arz)

 

 

         sin 49 ° 10 ' - [sin (15 ° 58 ') x sin (41 °)]   0,7566 - ()0,2750 x 0,6561

cos H  =  ––––––––—––––—––––—––––—––—––— =   –––—–––—–––— 

                                   cos 15 ° 58 ')  x  sin  15 °               0,9614  x  0,7547

 

 

                    0,7566 - 0,1805            0,5762

cos H  =  ——–––––––—–— =   ––––—––—–  =  0,7940 ve buradan H=37 derece 26 dakîka olur.

                         0,7256                     0,7256

 

Onbeşe bölünce, zemân olarak Fadl-ı dâir zemânı, 2 sâat 30 dakîka olur ki, hakîkî güneş zemânına göredir. Bu netîceyi elde etmek için, pil ile işliyen privileg hesâb makinesinin şu düğmelerine basılırsa; CE/C 15.58 © cos x 41 cos  = MS 49.10 © sin – 15.58 © sin x 41 sin = ÷ MR = arc cos x 4 = makinenin levhasında 149,7 dakîka hâsıl olur. 4 Mayıs günü ta’dîl-i zemân + 3 dakîka olduğundan, müşterek vasatî zemâna göre 2 sâat 31 dakîka olur. Sâatimizin 7 dakîka ileri olduğu anlaşılmakdadır.

(3). cü cos H müsâvâtında sayılar, mutlak (işâretsiz) olarak hesâba katılmışdır. Bir şehrin Erd küresi üzerindeki yeri ile güneşin semâdaki yeri aynı yarım kürede, ya’nî arz-ı belde ile meyl-i şems aynı işâretli ise, güneş üfkun üzerinde iken, ya’nî gündüzleri, yukarıdaki formülün payındaki (–) işâreti, geceleri ise (+) işâreti, aksi hâlde bunların tersi kullanılır. Bu şeklde elde edilen fadl-ı dâir, gündüz ise, güneş merkezinin bulunduğu mahal ile Nısf-ün-nehâr vakti arasındaki zemândır. Gece ise, gece yarısı arasındaki zemân olur. İstenirse aynı formül hep sâdece payındaki (–) işâreti ile de kullanılabilir. Bu takdîrde bütün sayılar işâretleri ile hesâba katılır ve bulunan H dâimâ Nısf-ün-nehârdan i’tibâren ölçülür.

Bu Fadl-ı dâiri (3). cü düstûrun ikinci şekline göre de bulalım. Bunun için, Privileg makinesinin CE/C 49.10 © sin – 15.58 © MS sin x 41 sin = ÷ MR cos ÷ 41 cos = arc cos ÷ 15 = © düğmelerine basılınca, makinenin levhasında (2 sâ. 29 d. 44,59 s.) görülüp, fadl-ı dâir zemânı takrîben 2 sâat 30 dakîka olur.

Güneşin üst kenârının rub’ı dâire tahtası ile, üfk-ı riyâdîye göre ölçülen zâhirî irtifâ’ını tashîh için, bundan, buna âid hava inkisârı ve şemsin nısf kutr-ı zâhirîsi tarh ve ihtilâf-ı manzar ilâve edilerek, merkezinin üfk-ı hakîkîye göre, hakîkî irtifâ’ı bulunur. İşrak ve İsfirâr vaktlerinin de, sâat ayârının doğruluğunu tedkîk etmek gibi hesâb edileceği, Ahmed Ziyâ beğin (Rub’-ı dâire) kitâbında yazılıdır.

11 Ocak günü İstanbulda, bayram nemâzı, ya’nî (İşrak) vaktini bulalım: Bu vakt, şemsin, arka [alt] kenârının zâhirî üfuk hattından bir mızrak boyu yükseldiği vakt olup, merkezinin üfk-ı hakîkîden irtifâ’ının, 5 derece olduğu vaktdir. Şemsin meyli – 21 derece 53 dakîkadır. Bir gün sonraki meyl – 21 derece 44 dakîkadır. Bir günlük meyl farkı 9 dakîkadır. Bayram nemâzı gece yarısından 8 sâat kadar sonra olacağından ve İstanbul Londradan 2 sâat ileri olduğundan, 6 sâatlik meyl farkı iki dakîka olur. Bu ayda meyl mutlak değerce azalmakda olduğundan, işrâk zemânındaki meyl – 21 derece 51 dakîka olur. Işık te’sîri ile pilsiz işliyen CASIO hesâb makinesinin ON 5 sin – 21 © 51 © © sin x 41 sin = ÷ 21 © 51 © © cos ÷ 41 cos = INV cos ÷ 15 = INV © düğmelerine basınca, makinenin levhasında 4 sâat 7 dakîka bulunur. Bu fadl-ı dâirin zevâl vaktinden [12 den] farkı olan 7 sâat 53 dakîka, güneş merkezinin hakîkî zemâna göre, işrak vakti olur. Ta’dîl – 8 dakîka olduğundan, müşterek sâate göre 8 sâat 5 dakîkadır. 10 dakîka ihtiyât ilâve edilerek takvîmlere 8.15 yazılır. Ezânî zuhr vaktinden [7 sâat 22 dakîkadan] fadl-ı dâir çıkarılınca, gurûbî zemâna göre, işrak vakti 3 sâat 15 dakîka olur. Bayram nemâzı vaktinin, ihtiyâtlı olması için, işrak vaktleri Temkin zemânı kadar sonraya alınmış, bunun için, ezânî sâat ile işrak vakti, takvîmlere, Temkin çıkarılmadan 3.15 yazılmışdır. (Kedûsî) sonunda diyor ki, (Nısf fadlanın iki mislinden, kışın iki temkin tarh edilir. Yaz aylarında, iki temkin ilâve, mecmû’un temâmîsi sâate tahvîl ve 6 ya ilâve edilince, ezânî zemâna göre tulû’ vakti olur. İki temkin tarh yerine ilâve ve ilâve yerine tarh ve netîceye ihtiyât olarak bir temkin ilâve edilirse, (işrak) vakti, ya’nî bayram nemâzı vakti olur.) Kedûsînin irtifâ’ risâlesi 1268 [m. 1851] de te’lîf ve 1311 de tekrâr tab’ edilmişdir.

Aynı günde (İsfirâr-ı şems) vakti, güneşin ön [alt] kenârının zâhirî üfuk hattına bir mızrak boyu yaklaşdığı, ya’nî merkezinin hakîkî üfukdan 5 derece irtifâ’da olduğu vakt olup, ihtiyâten 40 dakîkadır. İsfirâr gece yarısından 16 sâat kadar sonra olacağından ve İstanbuldaki zemân, Londradakinden 1 sâat 56 dakîka ileri olduğundan bu vaktdeki meyl, gece yarısındaki meylden 5 dakîka 16.5 sâniye az, ya’nî – 21 derece 47 dakîka 43.5 sâniye olur. Pil ile işliyen tertîbli CASIO makinesinin anahtarı sağa doğru açılıp, P1 5 RUN 21 © 47 © 43.5 © © RUN 41 RUN düğmelerine basınca, çok kolay olarak Fadl-ı dâir 4 sâat 7 dakîka 20,87 sâniye bulunur ve anahtar kapatılır. Zevâl vaktinde hakîkî sâat sıfır olduğu için, hakîkî zemâna göre isfirâr vakti, Fadl-ı dâirin kendisi olur ve vasatî zemâna göre 4 sâat 15 dakîka ve müşterek zemâna göre 4 sâat 19 dakîka olur. Ezânî zemâna göre zuhr vakti ile Fadl-ı dâir toplamı 11 sâat 29 dakîka, gurûbî zemâna göre isfirâr vakti olup, bundan bir Temkin çıkarılınca, ezânî zemâna göre isfirâr vakti 11 sâat 19 dakîka olur. Ezânî veyâ mahallî veyâ müşterek vasatî zemânlara göre tulû’ vakti ile gurûb vakti toplamından, takvîmde yazılı olan işrak vaktinin temkin noksanı çıkarılınca da, İsfirâr-ı şems vakti olur. İsfirâr ile gurûb vaktleri arasındaki fark, işrak ile tulû’ vaktleri arasındaki fark kadar olup, ihtiyâten 40 dakîkadır.

CASIO fx–3600 P makinesini yukardaki gibi kullanmak üzere tertîb için, aşağıdaki düğmelerine basılır. MODE © P1 ENT sin – ENT Kin 1 sin x ENT Kin 3 sin=÷ Kout 1 cos ÷ Kout 3 cos = INV cos ÷ 15 = INV © MODE ©

1 Şubat gününde, ikindi nemâzının İstanbuldaki vaktlerini bulalım: Şemsin meyli – 17 derece 15 dakîka ve ta’dîl-i zemân – 13 dakîka ve 31 sâniyedir.

Fey-i zevâl = tan (temâm-ı gâyetül irtifâ’) ve temâm-ı gâyetül irtifâ’ = arz-ı belde - meyl olduğundan:

tan (Temâm-ı irtifâ’ı asr-ı evvel) = [1 + tan (arz – meyl)] ve

tan (Temâm-ı irtifâ’ı asr-ı sânî) = [2 + tan (arz – meyl)] münâsebetlerinden irtifâ’lar bulunur. Privilegin CE/C 41 – 17.15 © © = tan + 1 = arc tan MS 90 – MR = © düğmelerine basılınca, irtifâ’ı asr-ı evvel 20 derece 55 dakîka olur. Sonra, makinenin 20.55 © sin – 17.15 © © MS sin x 41 sin = ÷ MR cos ÷ 41 cos = arc cos ÷ 15 = © düğmelerine basarak, fadl-ı dâir zemânı 2 sâat 40 dakîka bulunur. İstanbulda 10 dakîka Temkin ilâve edince, hakîkî zemâna göre asr-ı evvel vakti 2 sâat 50 dakîka, vasatî zemâna göre 3 sâat 4 dakîka, müşterek zemâna göre 3 sâat 8 dakîka olur. Fadl-ı dâir zemânı, ezânî zuhr vaktine [7 sâat 3 dakîkaya] ilâve edilince gurûbî ve ezânî zemânlara göre asr-ı evvel vakti 9 sâat 43 dakîka olur.

Asr-ı sânî vaktinin irtifâ’ı için CE/C 41 – 17.15 © © = tan + 2 = arc tan MS 90 – MR = © düğmelerine basılarak 15 derece 28 dakîka ve Fadl-ı dâir zemânı için 15.28 © sin – 17.15 ©  MS sin x 41 sin = ÷ MR cos ÷ 41 cos = arc cos ÷ 15 = © düğmelerine basılarak 3 sâat 21 dakîka bulunur. Asr-ı sânî vakti, hakîkî zemâna göre 3 sâat 31 dakîka, vasatî zemâna göre 3 sâat 45 dakîka, müşterek zemâna göre 3 sâat 49 dakîkadır. Gurûbî ve ezânî zemânlara göre 10 sâat 24 dakîka olur.

13 Ağustos günü imsâk vaktini (3) no.lu müsâvâtın birinci şekline göre de bulalım. Privilegin CE/C 19 sin + 14.50 © MS sin x 41 sin = ÷ MR cos ÷ 41 cos = arc cos ÷ 15 = © düğmelerine basılarak, Fadl-ı dâir zemânı 3 sâat 10 dakîka bulunur. Bundan 10 dakîka Temkin çıkarılır ve gece yarısına ilâve edilince, İstanbul için hakîkî zemâna göre imsâk vakti 3 sâat olur. Fecr-i sâdık vakti için bulunan bu Fadl-ı dâir zemânı, gece yarısından [ya’nî 0 dan] çıkmadığı için, 12 den çıkarılıp 10 dakîka temkin ilâve edilirse, işâ’i sânînin vakti, hakîkî zemâna göre tam 9 sâat olur. Fadl-ı dâir, gece yarısına müsâvî olan ezânî zuhr vaktine [5 sâat 7 dakîkaya] ilâve ve 20 dakîka çıkarılınca, kalan 7 sâat 57 dakîka, ezânî imsâk vakti olur.

13 Ağustosda işâ’i evvel vaktini bulalım. Pille işliyen tertîbli CASİO hesâb makinesi ile fadl-ı dâir:

P1 17© RUN 14 © 50 © RUN 41 RUN

düğmelerine basınca, 8 sâat 36 dakîka bulunur. Zevâl vaktinde hakîkî sâat sıfır olduğundan, 10 dakîka temkin ilâve edilince, işâ’i evvel vakti, hakîkî zemâna göre, 8 sâat 46 dakîka, müşterek sâate göre, 8 sâat 55 dakîka olur. Ezânî zuhr vakti, 5 sâat 7 dakîka olduğundan, ezânî işâ’ vakti, 13.43, ya’nî 1.43 olur.

Kare-köklü mu’âdele’ye göre bulduğumuz, 13 Ağustos ikindi vaktini, ziyâ enerjisi ile çalışan pilsiz (Casio) elektronik hesâb makinesi ile de hesâb edelim: Fey–i zevâl için ON 26 © 10 © tan düğmelerine basılarak makinenin levhasında 0,4913 hâsıl olur. Temâm-ı irtifâ’ı asr-ı evvel için ON 1,4913 INV tan INV © düğmelerine basılarak 56 derece 9 dakîka bulunur. M için 75 © 10 © + 49 + 56 ©© = ÷ 2 = INV © düğmelerine basınca 90 derece 9 dakîka 30 sâniye bulunur. H yı bulmak için ON15 sin x  41 © 10 © sin ÷ 75 © 10 © sin ÷ 49 sin = Ö INV sin x 2 ÷  15 = INV © düğmelerine basılarak, Fadl-ı dâir zemânı 3 sâat 51 dakîka olur.

Asr-ı evvel irtifâ’ı 33 derece 51 dakîka olduğu için, pil ile işliyen, tertîbli CASIO fx-3600 P makinesinde P1 33 © 51 © RUN 14  50 © RUN 41 © RUN düğmelerine basınca, asr-ı evvel için H = 3 sâat 51 dakîka bulunur.

Birinci Kısm - İkinci Kısm - Üçüncü Kısm - İndeks