Sual:
Kurban satın almak için, umumi vekil olan kimse, bir başkasına, o da bir
başkasına umumi vekâlet verebilir mi?
CEVAP
İlmihal’de,
İbni Abidin’den alarak deniyor ki:
Vekil, sahibinin izniyle
başkasını vekil yapabilir. Kurban satın almaya vekil olan başkasını, bu da
başkasını vekil edip, sonuncu vekil satın alsa, sahibi izin verirse caiz olur.
(Redd-ül-muhtar)
Demek
ki, umumi vekil edilince, zincirleme vekâlet verilebiliyor. Umumi
vekil olmayınca, sonuncu vekilin, vekâlet verenden izin alması
gerekiyor; ama umumi vekâlet verilince, otomatik olarak sonuncuya izin
verilmiş oluyor. Bu incelik bilinmeyince, vekâlet sahih olmaz sanılıyor. Böyle
yanlış düşünenlere itibar etmemelidir.
Sual:
7 kişiyiz. Keseceğimiz kurbanı paylaştırmanın kolay bir yolu var mı?
CEVAP
Kolay
yolu var. Ortaklar ilk size vekalet verirken, Bayram kurbanımı kesmeye,
kestirmeye (derisini istediğin yere vermeye) ve etini pay etmeye seni
umumi vekil ettim denirse, çok iyi olur. Yedi ortağa (adalet ölçülerine
uyularak) göz kararı ile de verilebilir. Ancak ortaklara (et, kemik ve ciğer)
paylarını verirken/ayırırken adaleti gözetmelidir. Tartı ile vermek en
uygunudur.
Sual:
Biri adak hayvanı, biri akika, biri de bayram kurbanı kesmem için bana vekalet
verdi. Alacağım ineğe bunları da ortak etmem caiz midir?
CEVAP
Evet
caizdir.
Sual:
Kurban vekaletimi verdiğim kişi, 3 defa "kabul ettim" demesi mi
lazım?
CEVAP
Hayır,
bir kere demek yeter. Başını sallaması da yeter veya itiraz etmemesi kabul
etmesi demektir.
Sual:
7 kişi, vacib kurbanlarını, almaya, aldırmaya, kesmeye kestirmeye, eti pay
etmeye Veli’yi umumi vekil etse; bu 7 kişiden birinin vekaleti vacib değil
de Adak olsa, bu kesilen tosunun eti, fakirlerle birlikte zenginlere de
verilmiş olsa, ne olur?
CEVAP
Adak
olan payı fakirlere vermesi gerekir. Zenginlere yedirirse yedirdiği kadarını
tazmin etmesi gerekir. O kadar et alıp fakirlere vermesi gerekir. Kurbana zarar
gelmez.
Sual:
Bir kimse vatan-ı aslisinin dışında, mesela İzmirli biri Bursa’da birine
vekalet verip orada kestirebilir mi?
CEVAP
Evet
kestirebilir, kendisi mukim ise vacib sevabı alır, kendisi seferi ise
nafile sevabı alır.
Sual:
Almanya’dan kurbanın parasını Türkiye’ye memleketime gönderdim. Onlar da
kurbanlık hayvanı alıp yoksul müslüman bir aileye vermişler. Tabii bu kurban
benim ismime kesiliyor, yaptığımız bu iş caiz midir?
CEVAP
Kurban
vekalet verenin adına kesiliyorsa, eti kime verilirse verilsin kurban sahihtir.
Kesilmeyip canlı bir hayvan birine hediye edilirse, kurban olmaz, hayvan hediye
edilmiş olur. Adınıza kurban diye kesilmişse sahih olur.
Sual:
Bazı sebeplerden dolayı vekaleti verirken gerçek isim verilmeyip takma bir
isim verilebilir mi?
CEVAP
Evet
takma isim de verilebilir. Çünkü Allahü teâlâ onu kimin verdiğini bilmektedir.
Sual:
Kurban vekaleti verirken: “Benim kurbanımı al, kes, dağıt, bu görevi sana
veriyorum” denilmiş, umumi vekalet kelimesi kullanılmamış. Vekil
edilen kişi de ben senin kurban işini hallettireceğim demiş, o da tamam
istediğin gibi yap demiş. Bu durumda umumi vekil olmuş sayılır mı?
CEVAP
Evet,
umumi vekil olmuş demektir.
Sual:
Bir dernekte kurban vekaleti alıyoruz. Bazı kimselere, (Kurbanını almaya,
kesmeye kestirmeye bana vekalet verdin mi?) diyoruz. Sadece evet diyorlar.
O cümleyi tekrar etmiyorlar. Böyle bir vekalet sahih olur mu?
CEVAP
Sahih
olur.
Sual:
Ailece kurbanlarımızı hep vekaletle memlekette kestiriyoruz. Bazı kimseler
aklımızı karıştırdılar. Bir kaza geçirmiştim. “Bak kurbanınızın kesildiğini
bile görmediniz. Kurban belaları def eder. Sizin ki belki de kabul olmadı. Bu
sene kurbanınızın kanını görün, kendi elinizle alın kestirin” dediler. Acaba kurbanı
görmek, keserken başında bulunmak şart mıdır?
CEVAP
Öyle
bir şart yok. Kurbanın kanını görmeyince kurban kabul olmaz diye bir şey yok. Vekil,
asıl gibidir. İmkan olursa, kurbanın başında bulunmak iyi olur.
Sual:
Almanya’da çalışıyorum ve kurbanımı Türkiye’deki ablama göndermek için ne
yapmam gerekiyor?
CEVAP
Ablanıza
bir kurban parası gönderirsiniz. (Benim adıma bir kurban almaya, etini ve
derisini istediğin yere vermeye seni umumi vekil ettim) dersiniz. O da bir
kurbanlık aldırır, istediğine kestirir. Etini de dilediği gibi yer. İsterse
başkasına da verebilir.
Sual:
Bir kişi kurban vekaleti verdi, fakat parasını eksik verdi. 100 lirayı sonra
vereceğim dedi, veremedi. Başka 2 arkadaş 100 lirayı verdi. Bunu götürüp verdik
bu oldu mu?
CEVAP
Evet.
Kurban vekaleti verenin para verme şartı yoktur. Eğer gücünüz yetiyorsa,
kesecek paranız varsa, o kişiden hiç para almasanız da onun kurbanı sahih olur.
Sual:
Zengin, seferde iken, kurbanını vekile kestirse, adak olur mu?
CEVAP
Hayır.
Nafile olur.
Sual:
Birine, (Benim için bir kurban al, kes) dedim. Alıp kesmiş. (Alacağımı da
hediye ettim) dedi. Kurban sahih oldu mu?
CEVAP
Evet.
Sual:
Birine (Bana bir koyun getir. Fakat bayramdan önce getirme! Bakacak yerim yok)
dedim. O da, ben yok iken, bayramdan önce eve bırakıp gitmiş. Koyun gece ölmüş.
Bu koyunu kim öder?
CEVAP
Alışveriş
tahakkuk etmemiştir. Siz ödemezsiniz.
Sual:
Zengin, bayramın ilk günü, kurbanını kesmek üzere birine verse, vekil de
kesmese, bayram da geçmiş olsa ne yapmak gerekir?
CEVAP
Bu
hayvanı tasadduk gerekir. Hayvan alınmamışsa bedeli altın olarak yine bir fakire verilir. Böylece borçtan kurtulmak mümkün
olur ise de, kurban sevabına kavuşamazlar.
Sual:
Eşimden vekâlet almadan, onun adına vacib kurban kesmesi için, bir
arkadaşa vekâlet verdim. Sonra hanımdan vekâlet aldım. Böyle yapmam sahih oldu
mu?
CEVAP
Sonra
eşiniz bunu kabul etmişse sahih olur.
Birini
vekil yapmak, îcâb ve kabul ile olur. Yani, (Seni vekil yaptım) ve (Kabul
ettim) sözleri veya yazıları ile olur. Vekil, cevap
vermeden, işi yapmaya başlasa, kabul etmiş olur. İş habersiz yapıldıktan sonra,
sahibinin, izin verdim demesi ile de, vekil etmiş olur.