Soru: Eskiden, zekât ya ticaret edilen maldan veya değeri
altından veriliyordu, ama bugün altın yerine kâğıt para kullanılıyor. Niye
kâğıt para verilmesin ki? Eskiden kağnıyla gidiliyordu diye, şimdi uçağa
binmeyecek miyiz? Şimdi insanların çoğu ne yapıyorsa aynısını yapmak gerekir.
Eskiden böyleydi diyerek eski şeyleri yapmak, ayrı bir yol tutmak, yanlış değil
mi?
CEVAP
Bu çok yanlış bir kıyastır. Allahü teâlâ, (Dininizi tamamladım, dinde noksanlık yoktur)
buyuruyor. Dinî hükümler zamanla değişmez. Dini zamanla değiştirmek, dinde
reform olur. Âdetler değişebilir, ama dinî hükümlerde değişiklik olmaz. Kağnı,
uçak âdettir, âdette değişiklik olur elbette. Zaten zamanın tekniğine uymak
dinin emridir. İbadetlerde yenilik yapmak ise, dini değiştirmek olur. Yani
Allah’ın koyduğu ibadet şeklini beğenmemek olur.
Dinimize aykırı değilse, âdetlere uymanın mahzuru
olmaz. Âdetler dine aykırı ise, (Şimdi herkes öyle
yapıyor) diye ona uymak caiz olmaz. Mesela şimdi insanların çoğu
tesettürlü değil diye, (Herkes açık geziyor, ben de
gezsem ne olur) denmez. Çok kimse namaz kılmıyor diye, (Ben de kılmasam ne olur) denmez. (Şimdi herkes, zekâtını ticaret ettiği maldan değil de, gıda
maddesi olarak veriyor, ben de versem ne çıkar. Her sene veriyorum, hiçbir şey
de olmuyor) denemez. Dinimiz ticaret edilen maldan veya altın olarak
verilir diyorsa, sadece ondan verilir. Konfeksiyoncu gıda maddesi veremediği
gibi, gıda maddesi satan da, elbise olarak zekât veremez. Yani dinin emrine uyulur,
herkesin yaptığı ölçü olmaz.