1-
Zekât verirken bilezik, yüzük gibi altınların işçilik ve sanat değerine değil, ağırlığına
bakılır. Mesela Reşat, Cumhuriyet ve Aziz liralar 7,2 gramdır.
12
ayardan fazla olan bütün altınlar tartılıp, kırkta biri zekât olarak verilir. Bilezik, küpe,
yüzük gibi çeşitli ayarlarda altını olanın, bunların içinden en yüksek olanının
ayarından vermesi en iyi, ortasından vermesi caiz,
düşüğünden vermesi ise mekruhtur.
2-
Zekâta tâbi mallar, altın liraların en düşüğünün,
kuyumcunun alış fiyatına göre hesap edilir.
3-
Nisabın üstünde bileziği olan kadının zekâtını, kocası değil, kendisi verir. (Zekâtımı bir fakire ver) diye kocasını veya
başka birini vekil ederse, vekil kendi
parasıyla da zekâtı verebilir.
4- Miras ve mehr-i müeccel alacakları
nisap hesabına katılır, fakat zekâtı
verilmez. Aldıktan sonra nisabı bulursa, diğer alacaklardan farklı olarak, sadece o senenin zekâtı verilir.
5- Zekât, farz olduktan sonra verilir. Nisaba ulaşan,
zengin olduğu tarihi, hicrî kamerî aya göre bir yere yazar ve her sene o
tarihte zekâtını verir. Ramazan ayını beklemez. Günü gelmeden zekât vermekte de
mahzur yoktur. Gelecek birkaç yılın zekâtını önceden vermek de caizdir. Zamanı
gelince tekrar hesaplanır, eksik verilmişse tamamlanır. Fazla verilmişse
gelecek senenin zekâtından düşülür.
6- Nisap, yıl içinde sıfırlanınca, ilk nisabı
bulduğu gün yeniden tarih atılır. Bundan bir hicrî yıl sonra, nisaba
malik ise zekât verir. Sıfırlandıktan sonra, bir daha zengin olana kadar tarih
atılmaz. Sıfırlanmadan, mesela 50 gram altını varsa, yıl sonu diğer paralarıyla
birlikte nisaba malikse zekâtını verir. Yani sıfırlanma hariç, yıl içindeki
diğer dalgalanmalara itibar edilmez.
7- Uşru verilen mal, kırk yıl kalsa, uşru da zekâtı
da verilmez, ama ticaret malı hâline gelirse
veya satılıp paraya, altına çevrilirse zekât malı olur. İlk zekât
verme gününde zekâtını da vermek gerekir. Altın ve gümüş eşya ile kâğıt
paralar, her ne suretle ele geçerse geçsin, zekât malı olurlar.
8- İçinde bulunulan ay tahakkuk eden kira borçları,
zekât nisabından düşülür, gelecek aylarınki düşülmez.
9- 25-30 yıllık da olsa, uzun vadeli taksitlerle
alınan krediler, zekât nisabından borç olarak düşülür.
10- Altın miktarı yarıdan az olan karışımın zekât
hesabı, ağırlığıyla değil kıymetiyle yapılır.
11- Yılın yarıdan fazlasında, parasız çayırda otlayan
hayvanlar, üretmek için, sütü için olursa, bunlara saime hayvan denir.
Saime hayvan sayısı, nisabı bulursa, zekâtı verilir.
Yün için, yük taşımak için, binmek için olursa saime denilmez ve zekâtı verilmez.
Parasız çayırda otlamayıp, evde besleniyorsa, üretmek
veya eti ve sütü için de beslense yine zekâtı verilmez.
Çift sürmek, yük taşımak, binmek için yetiştirilen
hayvanların zekâtı olmaz.