Soru: Mukimken hangi durumlarda iki namaz cem edilebilir?
CEVAP
Bir harac, yani bir
sıkıntı, bir meşakkat olursa, öğleyle ikindi veya
akşamla yatsı, Hanbelî
mezhebi taklit edilerek cem edilebilir, çünkü İlmihal’de, (Namaz kılmak için işlerinden ayrılmaları mümkün
olmayanların, Hanbelî’yi taklit ederek iki namazı cem etmeleri caizdir)
deniyor. Namaz kıldığı için maişetine zarar gelmese bile, siciline
işlenebiliyorsa veya başka mahzurları varsa,
iki namazı, mukimken cem etmek caiz olur.
Caiz olan
durumlardan bazı örnekler verelim:
1- Ebe doğumda olup
namazı kazaya kalacaksa,
2- Ameliyattaki
doktorun namazı kazaya kalacaksa,
3- Öğrenci
sınavdayken namaz kazaya kalacaksa,
4- Hasta veya yaşlı abdest almakta ve namaz kılmakta zorluk
çekiyorsa,
5- Uçakta abdest
alıp namaz kılmak zor olacaksa,
6- Abdest veya namaz için yer bulunmazsa,
7- Abdest ve
teyemmüm için zorluk varsa,
8- Güvenlik
görevlisinin namaz kılma imkânı yoksa,
9- Dağda, gurbette,
kışta kalıp vakitleri anlamak zor olursa,
10- Yağmur, fırtına
gibi bir sebeple namaz kaçacaksa,
11- Namazı
tuvalette bile kılma imkânı yoksa,
12- Mescidi olmayan
otel, restoran, havalimanlarında, uluslararası toplantılarda namaz kazaya
kalacaksa,
13- Yeni Müslüman
olanın namaz kıldığı görülürse bir zarara uğrama ihtimali varsa,
14- Bir memur,
toplantıyı bırakınca işine, maişetine zarar gelecekse,
15- Şehirlerarası
yolculukta, otobüs durmayacaksa, yanında hastası varsa yahut
ikinci otobüs için parası yoksa,
16- İstanbul gibi
trafik problemi olan bir yerde, şehir içinde özel arabasıyla giderken trafik
sıkışıp namaz kazaya kalacaksa,
17- Boğulacak olanı
kurtarırken namaz vakti çıkacaksa,
18- Düşmanın veya anarşistin bir zarar verme ihtimali varsa,
19- Abdesti bozan
özrü olanın, mesela ishalini veya idrarını
tutamayanın; çıbanından, yarasından kan akanın; basurundan kan; fistüllerinden,
göbeğinden akıntı çıkanın; elde olmadan gaz kaçıranın; ağız dolusu kusanın ve
bunlar gibi abdesti bozan bir özrü olanın iki namazı cem etmesi caiz olur.
20-
Gayrimüslimlerin de katıldığı iftar yemeklerinde namaz kılmak, fitneye sebep
olacaksa, iki namazı cem caiz olur.
Soru: Yolculukta veya
mukimken, bir ihtiyaçtan dolayı akşam vaktinde, akşamla yatsı cem edilince,
vitri de cem etmek caiz midir? Bir de, İslam Ahlakı kitabında, (Malikiyi taklit edenin, harac olunca, vitir namazını
terk etmesi caiz olur) deniyor. Harac, zaruret demek midir?
CEVAP
Harac, zaruret demek değildir. Bir sıkıntı, bir güçlük
olması demektir.
Bir harac
olmadan, iki namaz cem edilemez. Zorluk
varsa, seferde, diğer üç mezhepten birini taklit ederek, akşamla yatsı cem
edilebildiği gibi, mukimken de, Hanbelî taklit edilerek cem
edilebilir. Fakat vitir cem edilmez, imsak vaktine kadar kılınır. Eğer bu vakte
kadar da kılma imkânı olmazsa, bir özürle kazaya kaldığı için günah olmaz.
İmameyne göre ve diğer üç mezhepte vitir sünnettir.
Harac olduğu zaman, diğer üç mezhepten biri taklit edilirse, vitri kazaya
bırakmak, hatta terk etmek de caiz olur. Yolculukta veya
mukimken harac olunca, İmameynin kavline de uyularak vitir kazaya
bırakılabilir veya terk edilebilir. Ancak
bunlar, harac olmadan yapılmaz.
Soru: Seferi olan bir kimse cemaatle akşamı kıldıktan sonra
hemen arkasından yatsıyı takdim ederek kılabilir mi?
CEVAP
Evet.
Soru: Misafir, seferde Şafii
veya Maliki’yi
taklit ederek iki namazı cem edebilir mi?
CEVAP
Evet edebilir, ama
bir ihtiyaç olması gerekir. İhtiyaçsız cem edilmez.
Seferde trenle
giden bir kimse, trende namazlarını ayakta kılamazsa, tren durduğu zaman takdim
ve tehirle kılar.
Gerek yolda ve
gerekse seferde ihtiyaç hasıl olmadan takdim ve tehir ile namaz kılınmaz.
Çünkü, kolay hükümleri toplamaya telfîk denir ki, caiz olmaz.
Soru: Öğle ile ikindiyi cem etmek için, öğle vakti
çıktıktan sonra cem etmeye niyet edilir mi?
CEVAP
Öğle
çıkmadan önce cem etmeye niyet
edilir.
Soru: Seferde namazı cem ederken o mezhebin şartlarına
uymak şart mı?
CEVAP
Mezhep taklit
ederken şartlarına uymak şarttır.
Soru: Seferi olan, namazı cem etmek için ne zaman niyet
eder?
CEVAP
Kılacağı zaman. Yola
çıkmadan önce cem edilmez.
Soru: İkindi vakti mukim olacağını bilenin öğle ile
ikindiyi cem edip ikindi vaktinde kılması caiz mi?
CEVAP
Zaruretsiz tehir
etmek günahtır.
Soru: Seferde, ikindide namaz kılma imkanımız olmaz diye, Maliki mezhebini taklit ederek, öğle ile
ikindiyi, öğle vaktinde cem ettikten [birleştirip kıldıktan] sonra, ikindide
namaz kılacak vakit bulursak, ikindiyi tekrar kılmamız gerekir mi?
CEVAP
Namaz kılınmıştır,
tekrar kılmak gerekmez. Ancak ihtiyata riayet etmek iyi olur. Belki cem etmeyi
gerektirecek sebep olmayabilir veya iki namazı
cem ederken gerekli şartlara uyulmamış olabilir. Bunun gibi sebeplerle cem
sahih olmamış olabilir. Bu bakımdan (Vaktine yetişip
de kılamadığım son ikindi namazının farzını kılmaya) diyerek bir namaz
kılmak iyi olur. İkindi sahih olmuşsa bu kıldığımız kaza namazı yerine geçer.
İkindi sahih olmamışsa onun yerine geçer.
Soru: Öğle tehir edildikten sonra ikindinin mekruh vakti
girmişse, yine de ikindi ile cem edip kılınabilir mi?
CEVAP
Elbette kılınır.
Soru: İki namazı cem etmek zorunda kaldığım zaman, iki
namaz arasında "Allahümme entesselamü.." yü okuyorum. Caiz midir?
CEVAP
Allahümme
entesselamü… namazdan sayılır, mahzuru olmaz.
Soru: İhtiyaç halinde namazı Hanbeli’ye
göre cem ederken, dolgu için Maliki’yi
taklit eden kişi, hem Maliki’yi hem Hanbeli’yi taklit ettiğini hatırlaması lazım
mı?
CEVAP
Evet. Cem ettiği
iki namazda da böyle niyet eder.
Soru: İlmihalde diyor ki: (Hanbeli
mezhebinde, seferde, hastalıkta, kadının emzikli veya müstehaza olmasında,
abdesti bozan özürlerde, abdest ve teyemmüm için meşakkat çekenlerde ve a’mâ ve
yer altında çalışan gibi, namaz vaktini anlamakta âciz olanın ve canından,
malından ve namusundan korkanın ve maişetine zarar gelecek olanın, iki namazı cem
etmeleri caiz olur.) Müstehaza halinde kadın niye namazlarını cem
edebilir?
CEVAP
İstihaza halindeki
kadına müstehaza denir. İstihaza ise, normal âdetinden sonra, kan
gelmesi demektir. Böyle kadının her namaz vaktinde tekrar abdest alması
sıkıntılı olur. Hem çamaşırını değiştirecek hem de ikinci vakitte tekrar abdest
alma zorluğu vardır. Bu zorluktan dolayı iki namazı cem etmesi caiz olur. Zaten
mezhep taklidi zaruret olduğu zaman değil, ihtiyaç, haraç, bir sıkıntı
olduğu zaman yapılır.
Zaruret olunca,
başka mezhepte de kolaylık yoksa kendi mezhebi affeder. Eğer başka mezhepte bir
kurtuluş varsa o taklit edilir. Diş dolgusu böyledir. Çünkü başka bir
mezhepte kurtuluş yolu vardır. Hiç bir mezhepte kurtuluş yolu olmasaydı, o
zaman kendi mezhebi onu affederdi, yani yaptığı şey caiz olurdu.
Maliki mezhebini taklit eden istihazalı kadın için iki
namazı cem etmeye lüzum yoktur. Çünkü istihaza hâli onun abdestini bozmaz. Aynı
abdestle ikinci vakitteki namazı da kılabilir.
Mezhep
taklidi bir rahmeti ilahidir. Bu rahmetten
faydalanmalı, taassuba [bağnazlığa] kapılıp da bu rahmetten kaçmamalıdır.
Soru: Maliki
mezhebini taklit eden bir kimsenin namazları cem edebilmesi için mazereti ne
olmalıdır?
CEVAP
Aynen Hanefi gibidir, farkı yoktur. Hanefi’de cem edebilmek için ne şartlar
gerekiyorsa, taklit edende de o şartların olması gerekir. Taklit eden kendi
mezhebinden çıkmış sayılmaz. Cem edebilmek için taklit edenle taklit etmeyen
arasında fark yoktur.
Soru: Ağzında dolgusu olan mukim iken, ihtiyaç hâlinde Hanbeli mezhebini taklit edip iki namazı cem
edebilir mi?
CEVAP
Hanbeli’de gusülde ağzın içini yıkamak farz ise de, ihtiyaç
olunca, Hanbeli’yi taklit ederek iki
namazı mukim iken cem etmek caizdir, telfîk olmaz. Telfîk, ihtiyaçsız başka
mezhebin kolay kavillerini almaktır, haramdır. Bir ihtiyaç olunca telfîk olmaz,
caiz olur.