Soru:
Kur’an-ı kerimde, kâfirlerin Cehennemde, müminlerin Cennette, ebedi kalacağı
bildiriliyor. Böyle olunca, Allahü teâlâdan
başka şeyler için de, ebedilik sıfatı kullanılmış olmaz mı?
CEVAP:
Bunların
var olmaları, varlıkta durmaları, kendilerinden olmadığı gibi, ebedi olmaları
da, kendilerinden değildir. Bunları, ebedi yapan, Allahü
teâlâdır. Allahü teâlâ, “Ol!”
derse, var olur, “Yok ol!” derse, yok olur. İmam-ı Rabbani hazretleri buyuruyor
ki:
Mahlûkların
yok olacaklarına inanmak, yoktan var edildiklerine inanmak gibi, imanın
şartıdır. (Arş, Kürsi, Levh, Kalem, Cennet, Cehennem ve Ruh denilen mahlûklar
yok olmayacak, sonsuz var olacaklardır) ifadesi, bunlar yok olamaz demek
değildir. Allahü teâlâ, var etmiş olduğu
şeylerden, dilediklerini, tekrar yok edecek, dilediklerini de, yalnız kendi
bileceği fayda ve sebeplerden dolayı, hiç yok etmeyecek, bunlar ebedi, yani
sonsuz var olacaklardır demektir. Allahü teâlâ,
dilediğini yapar ve istediğini emreder. Demek ki, âlem yani her şey, Allahü teâlânın dilemesi ve kudreti ile vardır.
Var olmaları için ve varlıkta kalmaları için, Allahü
teâlâya muhtaçtır; çünkü baki olmak demek, varlığın her an devam
etmesi demektir. Başka bir şey olmak demek değildir. Hem var olmak, hem de
varlıkta kalabilmek, Allahü teâlânın
iradesi, dilemesi ile olur. (3/57)