Soru:
Bir tek Cehennem mi var yoksa birkaç tane mi? Şimdi bunlar mevcut mu?
CEVAP:
Cehennem
yedi tabakadır, kâfirler durumuna göre tabakaların birinde azap görecektir.
Feraid-ül
fevaid kitabında buyuruluyor ki:
Cehennem
yedi tabakadır. Birbirinin altındadırlar. Her tabakanın ateşi, üstündekinden
daha şiddetlidir. Günahı affedilmemiş olan müminler; birinci tabakada günahları
miktarı yanıp, sonra Cehennemden çıkarılarak Cennete götürüleceklerdir.
Diğer
altı tabakada çeşitli kâfirler sonsuz yanacaklardır.
Cennet
ve Cehennem şimdi mevcuttur. Bazı âlimlere göre, Cehennemin nerede olduğu kesin
bilinmemektedir. Bazılarına göre, yedi kat yerin altındadır. Arz küresi, güneş
ve bütün yıldızlar birinci sema [gök] içinde olduklarına göre, yeryüzünün
neresinde olursak olalım, yedi kat yerin altında sema vardır. Cehennemin yedi
kat semadan birinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Her
Müslüman bilir ki…
Soru:
Bugün Cennet ve Cehennem var mıdır?
CEVAP:
Her
Müslüman bilir ki, ilk insan ve bütün insanların babası olan Hazret-i Âdem,
yıllarca Cennette yaşadı. Yasak ağaçtan yiyince, dünyaya indirildi. Bu hususta
Kur'an-ı kerimde birçok âyet-i kerime vardır. Mesela Bakara
suresinin 35 ve 36, Araf suresinin 17.
âyet-i kerimesinden 27. âyet-i kerimesine kadar. Taha suresinin 117-119. âyet-i
kerimeleri bu hususlardan bahsetmektedir. Kur'an-ı kerimde ayrıca müminler için
Cennetin, kâfirler için de Cehennemin hazır vaziyette beklediği bildiriliyor:
(Takva
sahipleri için hazırlanmış olup genişliği gökler ve yer kadar olan Cennete
koşun.) [Al-i İmran 133]
(Kâfirler
için hazırlanmış olan Cehennem ateşinden sakının!) [Al-i
İmran 131]
Peygamber efendimiz de, Miraca gidince, Cennet ve Cehennemi de
gezdi. Gördüğü şeyleri anlattı. Bunlardan birkaçı şöyle:
(Cennete
girdim. İnciden kubbeler gördüm.) [Müslim]
(Miraca
çıktığım zaman Cennetin kapısı üzerinde "Sadakanın sevabı on, ödünç
vereninki ise on sekiz mislidir" yazılı olduğunu gördüm.) [İbni Mace]
(Miracda
Cehenneme baktım. Kokmuş leşler yiyenler gördüm. Bunların kim olduğunu sordum.
Cebrail aleyhisselam, "Bunlar, gıybet etmek suretiyle insanların etlerini
yiyenlerdir" dedi.) [İ. Ahmed]