Soru:
Ebu Hüreyre, (Resulullah, âlemin
yaratıldığı zamandan, yok olacağı güne kadar, olmuş ve olacak şeyleri bize
bildirdi. Bunlardan bildirilmesi gerekenleri size bildirdik. Gerekmeyenleri,
bildirmedik) diyor. Bu, Peygamberimizin
her gaybı bildiğini göstermez mi? Kıyamette Resulullah'a,
Eshab-ı kiram arasına karışan
münafıklar için söylenecek olan (Senden sonra onların neler yaptıklarını
biliyor musun?) sözü, buna aykırı değil mi?
CEVAP:
Hayır,
aykırı değildir. Bütün peygamberler, gaybların tamamını değil, ancak
kendilerine bildirilenleri bilir. İkinci sözün açıklaması şöyledir:
Resulullah efendimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, münafıkların
kimler olduğunu biliyordu, bunları tek tek Hazret-i Huzeyfe’ye bildirip, (Allahü teâlâ beni, onların cenaze namazını
kılmaktan men etti) buyurdu. Hazret-i Huzeyfe’den başka kimse onları
bilmiyordu.
Resulullah'ın vefatından sonra, Hazret-i Ömer, cenaze olduğu
vakit, Hazret-i Huzeyfe’ye bakardı. O cenaze namazını kılarsa kılar, kılmazsa,
o da kılmazdı. Âhirette de, o kimselerin münafık olduklarını elbette biliyordu.
Onları orada rezil etmek için Allahü teâlâ
öyle buyuracaktır. Nitekim bir insanın ne günah, ne sevab işlediği, kiramen
kâtipleri denen meleklerce kayda alındığı hâlde, âhirette günah işleyen
organlar da konuşacak, şahitler çoğalacaktır. Hiç kimse yaptıklarını inkâr
edemeyecektir.