|
|||
|
30 Nisan 2009 |
1. Eşitlik a. Genel Anlamda Eşitlik Eşitlik, bir hak ve hürriyet olmakla birlikte, bir değer ifade eden ve bireylere mutlaka sağlanması gereken bir imkân ve davranış biçimidir. Genel anlamda eşitlik, insanlar arasında dil, renk, ırk, cinsiyet, düşünce ve din sebebiyle ayırım yapmamaktır. Kanun önünde de herkes, insandır ve prensip itibariyle eşit işleme tâbidir. b. Hâkim Önünde Eşitlik Hâkim önünde eşitlikten maksat, insanların mahkemede ve hâkim önünde eşit işlem görmesi, yani aynı hükümlerle yargılanması demektir. Aynı olayda bir kimseye bir hüküm, diğerine başka bir hüküm uygulanması, eşitsizlik olur. c. Kamu Hizmetlerine Girmede Eşitlik Bu eşitlik, hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiç bir ayırım gözetilmemesi anlamındadır. d. Fırsat Eşitliği Fırsat eşitliği, hiç bir kimseye, aileye, zümreye ve sınıfa ayrıcalık tanımadan ve öncelik hakkı vermeden toplumda, devletin sunduğu imkânlara, halkın eşit olarak kavuşabilmesi demektir. e. Sorumlulukta Eşitlik Hak karşılığında, çoğu kere bir vecibe ve mükellefiyet söz konusu olur. Bir kimsenin hakkı varsa, onun karşılığında sorumlulukları, vecibeleri ve yükümlülükleri vardır. Yetkili olan kişinin, yetkisi oranında sorumluluğunun olması gerekir. f. Eşitlikte Sınırlılık Kanunlarda insanları eşit kabul etme prensibi, onların hukuk dışında bazı statü ve davranışlarında farklı olmalarına veya kabul edilmelerine engel değildir. İnsanların beden, cinsiyet, zekâ, yetenek, çalışkanlık, servet ve işlerinde farklı derecelerde bulundukları bir gerçektir. Dolayısıyla insanlar bu yönlerden eşit değildirler. 2. Hak Toplum hayatında, insanların karşılıklı hakları ve borçları vardır. Bu haklar ve borçlar, ancak insanlar arasındaki sosyal ilişkiler veya hukukî işlemlerle ortaya çıkar.Eğitim hakkı, çalışma hakkı, mülkiyet hakkı, seyahat hakkı gibi. Hak sahibi olanın, bu hak karşılığında bazı sorumluluk ve yükümlülüklerinin de olması doğaldır. 3. Hürriyet Hürriyet, ne kendisine, ne de başkasına zarar vermemek tarzında bir anlayışı ifade ettiği gibi, kısaca başkalarına zarar vermeyen her şeyi yapmaktır1 şeklinde de tanımlanmıştır. Hukukî Belgelerde Eşitlik 1. İHEB (*) Bütün insanlar haysiyet ve haklar bakımından eşit ve hür doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik duygusuyla hareket etmelidirler (mad.1). Herkes, ırk, renk, cins, dil, din, siyasî veya başka bir görüş, millî ya da sosyal köken, servet, doğuş ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayırım gözetilmeksizin, bu bildirgede öne sürülen bütün hak ve hürriyetlere sahiptir. Ayrıca ister bağımsız olsun, ister vesâyet altında ya da kendi kendini yönetmeyen bir ülke olsun, ister başka bir egemenlik sınırlaması altında bulunsun, bir kimsenin uyruğunda bulunduğu ülke veya alanın siyasî, hukukî ya da uluslararası statüsüne dayanarak hiçbir ayrım gözetilemez (mad.2). Herkes yasa önünde eşittir ve ayırım gözetilmeksizin yasa tarafından eşit korunmaya hakkı vardır (mad.7). 2. T.C. Anayasası Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar (mad.10). Kaynak: 2006, Etem Levent, Avrupa Birliği Sürecinde Belgelerle İnsan Hakları. Arı Sanat Yayınları, İstanbul. —————- (*) İHEB: İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi/Bildirgesi (10 Aralık 1948) |