psikanaliz is. Fr. psychanalyse psikol. Freud'un geliştirdiği, insanın uyumlu veya uyumsuz davranışlarının kaynağı sayılan, bilinçaltı çatışma ve güdüleri araştırıp bilince çıkararak davranış sorunlarını çözme yöntemi, ruhsal çözümleme.
psikanalizci is. 1. Hastalarını psikanalizle tedavi eden hekim. 2. Psikanalizle uğraşan kimse.
psikasteni is. Fr. psychasthenie psikol. Saplantıların çoğunun kökünde bulunan akıl ve ruh zayıflığı.
psikiyatr is. Fr. psychiatre Psikiyatri uzmanı, ruh bilimci.
psikiyatri is. Fr. psychiatrie psikol. Ruh ve sinir hastalıklarıyla, kişide görülen önemli uyumsuzlukları önleme, teşhis ve tedavi etmeyle uğraşan uzmanlık dalı.
psikiyatrisi is. bk. psikiyatr.
psikolog, -ğu is. Fr. psychologue Ruh bilimci: "Âdeta mükemmel bir psikolog gibi Nihat'ın zaaflarıyla mücadele etti." -P. Safa.
psikoloji is. Fr. psychologie 1. Ruh bilimi, ruhiyat. 2. Bir grubu, bir bireyi belirleyen hareket etme, düşünme, duygulanma biçimlerinin bütünü: Toplum psikolojisi. 3. Ruhsal. 4. ed. Herhangi bir edebiyat ürününde, kişilerin kişiliklerini belirleyen duyuş, düşünüş, davranış biçimi.
→ sosyal psikoloji
psikolojik, -ği sf. Fr. psychologique psikol. 1. Ruh bilimsel. 2. Ruhsal: "Kısacası, kişnemeyişinin psikolojik olduğu kadar, birtakım akla yakın fizyolojik sebepleri de vardı." -H. Taner. 3. Ruhu okşayan, hoşa giden, iyi karşılanan.
→ psikolojik savaş
psikolojik savaş is. Temeli propagandaya dayanan, karşı düşünceli grupların birbirlerini etkileyebilmek ve kendi düşüncelerini kabul ettirmek için tehdit, şantaj, yıldırma vb. psikolojik öğelerin kullanıldığı mücadele türü.
psikolojizm is. Fr. psycologisme fel. Ruh bilimcilik.
psikometri is. Fr. psychometrie psikol. Ruh ölçümü.
psikopat sf. Fr. psychopathe tıp Ruh veya sinir hastalığına tutulmuş olup dengesiz hareketler yapan (kimse), ruh hastası.
psikopati is. Fr. psychopathie tıp Akıl hastalığı.
psikopatoloji is. Fr. psychopathologie Akıl ve ruh sağlığını inceleyen bilim.
psikopatolojik, -ği sf. Fr. psycopathologigue tıp Psikopatoloji ile ilgili.
psikoterapi is. Fr. psycotherapie tıp Hekimin hastayı etkilemek için kullandığı psikolojik yöntemlerin bütünü.
psikoz is. Fr. psychose psikol. 1. Türlü sebeplerle kişiliğin bütünlük ve uyum gücünü geniş ölçüde yıkan ruhsal bozukluklar. 2. Toplumsal bir sarsıntıya bağlı olarak doğan ruh durumu: "Sansür, sağlam rejimlerde, kimsenin aklına dahi gelmeyen bir korku psikozunun simgesidir." -H. Taner.
→ içki psikozu
psişik, -ği sf. Fr. psychiaue psikol. Ruhsal: "Ciddileşir, olanca psişik ve bedenî güçlerini, rollerine seferber ederlerdi." -H. Taner.
Pt kim. Platin elementinin simgesi.
ptiyalin is. Fr. ptyaline biy. Nişastanın sindirilmesine yarayan, tükürükte bulunan bir enzim.