ve |
: | و |
(a. i.) : dahî, de, hem, ile. |
ve |
: | و |
(f. e.) : çok defa "ü" gibi ve vokalle (sesli) biten kelimeden sonra ''vü" olarak okunur. Kaza vü kader : kaza ve kader. gibi. |
veba' |
: | وباء |
(a. i.) : hek. 1) yebâ, taun, yumurcak. 2) salgın hastalık. |
ve ba'dü |
: | وبعد |
(a. zf.) : imdi, ondan sonra. [Allah ve Peygambere edilen dualardan sonra maksada giriş için kullanılırdı.] , (bkz. : amma ba'dü). |
vebâî, vebâiyye |
: | وبائی ، وبائطه |
(a. s.) : hek. vebaya âit, veba ile ilgili. |
vebal |
: | وبال |
(a. i.) : 1) şiddet, ağırlık, azap. 2) günah. |
vebâlet |
: | وبالت |
(a. i.) : (bkz. : vebal). |
veber |
: | وبر |
(a. i.) : 1) ısırgan otunda olduğu gibi bâzı ot ve yaprakların üzerindeki ince dikencikler. 2) hav, tüy. |
vebr |
: | وبر |
(a. i. c. : vibâr, vibâre, vubûr) : 2001. akt=vşan; Arabistan tavşanı. |