ücâc |
: | اجاج |
(a. i.) : acı su, tuzlu su. (bkz : âb-ı şor1, şûrâb, şûrâbe). |
ücem |
: | اجم |
(a. i. ecme'nin c.) : sık ağaçlıklar. Şîr-i ücem : gayet" kükremiş yırtıcı arslan. |
ücret |
: | اجرت |
(a. i. c. : ücûrât) : 1) hizmet karşılığı verilen para veya mal. Bilâ-ücret : parasız, (bkz. : meccSnen). |
ücrel-i kademiyye |
: |
ayakteri adı altında verilen para. 2) nakliye, posta, telgraf, demiryolu ve sâire-ye verilen para. |
|
ücret-i sukûk |
: |
[eskiden] kadılar tarafından alınan harç ve resim,[hüccetten 25 akçe, sicilden 7 akçe, nikâhtan 12 akçe, ölünün taksim edilen terîkesinden binde yirmi olması kanun ile tâyin olunmuştu!. |
|
ücûm |
: | اجم |
kale, palanka. |
ücûn |
: | اجون |
(a. i.) : suyun rengi ve tadının bozulması. |
ücûr |
: | اجور |
(a. ecr'in c.) : ecirler, sevaplar. |
ücûr-i cezile |
: |
bol sevaplar. |
|
ücûrât |
: | اجورات |
(a. i. ücret'in c.) : ücretler. |