teyakkun

: تيقن

(a. i. yakin'den. c. : teyakkunât) : tam olarak, iyiden iyiye bilme; iyi, tam bilinme.

teyakkunât

: تيقنات

(a. i. teyakkun'un c.) : tam olarak, iyiden iyiye bilmeler; iyi, tam bilinmeler.

teyakkuz

: تيقظ

(a. i. yakaz'dan. c. : teyakkuzât) : 1) uyanma, uykudan kalkma. 2) mec. uyanıklık, açıkgözlük. (bkz. : intibah).

teyakkuzît

: تيقظات

(a. i. teyakkuz'un c.) : 1) uyanmalar, uykudan kalkmalar. 2) mec. uyanıklıklar, açıkgözlülükler.

teybîs

: تيبيس

(a. i.) : kurutma, kurutulma, kurulama.

teyebbüs

: تيبس

(a. i. c. : teyebbüsât) : kuruma, kuru olma.

teyebbüsât

: تيبسات

(a. i. teyebbüs'ün o.) : kurumalar, kuru olmalar.

teyemmüm

: تيمم

(a. i. c. : teyemmümât) : su bulunmıyan yerlerde, su bulunmasına imkân olmıyan hallerde niyet ederek abdest veya gusül yerine kaim olmak üzere (kum, toprak, tuğla gibi) arz cinsinden bir şeye iki defa ellerin iç kısmını sürerek fazla tozu silkeledikten sonra birinci defasında yüzü, ikinci defasında sol elin içîle sağ kolu, sağ elin içîle de sol kolu sığama, [sağa, sola, ileriye, geriye dörder bin adımlık mesafede su bulunmadığı takdirde teyemmüm caiz olur]

teyemmümât

: تيممات

(a. i. teyemmüm'ün c.) : teyemmümler.

teyemmün

: تيمن

(a. i. yümn'den. c. : teyemmünât) : uğur sayma.

teyemmünât

: تيمنات

(a. i. teyemmün'ün c.) : uğur saymalar.

teyemmünen

: تيمنا

(a. zf.) : uğur sayarak.

teyessür

: تيسر

(a. i. yüsr'den. c. : teyessürât) : 1) kolaylaşma, kolay olma. 2) başarı ile bitme.

teyessürât

: تيسرات

(a. i. teyessür'ün c.) : 1) kolaylaşmalar, kolay olmalar. 2) başarı ile bitmeler.

te'yîd

: تأييد

(a. i. c. : te'yîdât) : 1) kuvvetlendirme, kuvvetlendirilme, sağlamlaştırma. 2) doğru çıkarma, doğrulama; destekleme.

te'yîdât

: تأي

(a. i. te'yîd'in c.) : kuvvetlendirmeler, sağlamlaştırmalar.

te'yîdât-ı samedâniyye

:  

Cenab-ı Hakk'ın bir husus te'yîdi zımmında tazammun eden tecellileri.

te'yîs

: تأييس

(a. i. ye's'den) : ye'se düşürme, me'yûs etme.

teykin

: تيقين

(a. i. c. : teykinât) : tam olarak iyiden iyiye bildirme, bildirilme.

teykinât

: تيقينات

(a. i. teykin'in c.) : tam olarak bildirmeler, bildirilmeler.

teykîz

: تيقيظ

(a. i.) : (bkz. : îkaz).

teymîm

: تيميم

(a. i.) : teyemmüm ettirme, ettirilme.

teymin

: تيمين

(a. i.) : "yümünlü, uğurlu olsun!" deme [k]

teys

: تيس

(a. i. c. : etyâs, tiyese, tüyûs) : teke, erkek keçi. (bkz. : büz).

teysîr

: تيسير

(a. i. yüsr'den. c. : teysîrât) : kolaylaştırma, kolaylaştınlma.

teysîrât

: تيسيرات

(a. i. teysîr'in c.) : kolaylaştırmalar, kolaylaştırılmalar.

teyyâr

: تيار

(a. s.) : hazırlanmış.

teyyâr

: تيار

(a. i. c. : teyyârât) : 1) dalga, (bkz. : mevc, mevce). 2) s. hazır, tamâmı, bitmiş [şey]