tad |
: | طاد |
(a. s.) : ağı [şey] |
tadaccu' |
: | تضجع |
(a. i.) : üşenme, gev-şek davranma. |
tadaccur |
: | تضجر |
(a. i. ducret'den) : iç sıkılması; sıkıntı, (bkz. : tazaccur). |
ta'dâd |
: | تعداد |
(a. i.) : 1) sayma; sayı. 2) birer birer söyleme, sayıp dökme; sayım. |
ta'dâd ve terkîm |
: |
sayıları okuma ve yazma; mat. sayılama, fr. numeration. |
|
tada'du' |
: | تضعضع |
(a. i.) : 1) alçak gönüllülük gösterme. 2) hor olma. 3) vîrân olma. 4) aklını kaybetme [hasta] |
tadarrus |
: | تضرس |
(a. i.) : diş kamaşması. |
tadcîr |
: | تضجير |
(a. i.) : yürek daraltma, can sıkma. |
ta'did |
: | تعديد |
(a. i.) : 1) hazırlanma, hazırlanılma. 2) sayma. |
ta'dîl |
: | تعديل |
(a. i. adi’den. c. : tadîlât) : 1) doğrultma, doğrulama. 2) değişiklik. |
tâ'dîl-i zemân |
: |
astr. gayri muntazam hareket eden şems-i hakîkî ile muntazam hareket ettiği farz olunan şems-i mevhum arasında meydana gelen fark. |
|
ta'dîl mâ beyn-es-satreyn |
: |
bir metin arasına, mânâyı değiştiren, tamamlayan veya îzah eden başka kelime ve cümleler sokulması, fr. : interpola-tion. |
|
ta'dîlât |
: | تعديلات |
(a. i. tadîl’in c.) : 1) doğrultmalar, doğrulamalar 2) değişiklikler. |
ta'diye |
: | تعديه |
(a. i.) : geçirme, tecâvüz ettirme. 2) gr. bir fiili, müteaddit (= *geçişli) hâle koyma, [bakmak'tan : baktırmak, koşmak'-tan : koşturmak. . " gibi.] Edât-ı ta'diye : lâzım (= * geçişsiz) bir fiilin müteaddî (= * geçişli) kılınması için eklenen edat. |
tadlîl |
: | تضليل |
(a. i.) : dalâlete düşürme, doğru yoldan çıkarma, azdırma, ayartma. |
tadrîs |
: | تضريس |
(a. i.) : 1) tecrübe görmüş olma. 2) diş kamaştırma. |
tadrîs-i a'sâb |
: |
sinirlere tazyîk yaparak ıztırap verme. |