şâd

: شاد

(f. s.) : sevinçli, (bkz. : memnun, mesrur). DÜ-şâd : gönlü sevinçli.

şâd-âb

: شادآب

(f. b. s.) : suya kanmış, sulu; taze. (bkz. : reyyân).

şâd-âbî

: شاد آبی

(f. b. i.) : suya kanmış-hk, sulu olma; tazelik.

şâd-âb-ter

: شاد آبتر

(f. b. s. : ) : çok, aşırı sulanmış, su verilmiş.

şâdân

: شادان

(f. s.) : 1) sevinçli, keyifli. 2) şad kimseler 3) i. erkek adı

şâd-hâb

: شاد خواب

(f. b. s.) : uykusu tatlı.

şâdî

: شادی

(f. i.) : 1) memnunluk, sevinçlilik, gönül ferahlığı, (bkz. : mesrûriyyet). 2) erkek adı. Mürde-i sâdî : çok sevinçten gelen ölüm. [müen. : "şâdiye"]

Şâdî

: شادی

(a. i.) : 1) mahkeme hademesi; mübaşir. 2) tar. vaktiyle sultan sarayına odun götüren yeniçeri; odun anban me'muru. 3) nağme ile şiir okuyan 4) ilimden, edebiyattan hissesi olan. 5) tar. torba oğlanı, Acemi Ocağı neferi.

şâd-kâm

: شادكام

(f. b. s.) : çok sevinçli.

şâd-kâmî

: شادكامی

(f. b. i.) : çok sevinçlilik.

şâd-mân

: شادمان

(f. s.) : sevinçli, (bkz : mahzûz, memnun, mesrur).

şâd-mânî

: شادمانی

(f. i.) : sevinç, (bkz : mahzûziyyet, mesrûriyyet). Izhâr-ı şâd-mânî : sevincini gösterme.

şâd-merg

: شادمرگك

(f. b. i.) : sevinç ölümü, çok sevinmeden doğan ölüm.

şâd-nâk

: شدناك

(f. b. s.) : gönlü memnun. (bkz. : mesrur)

şâdurvân

: شادروان

(f. i.) : şadırvan, en çok cami avlularında bulunan, etrafı çok musluklu duvarla çevrili su haznesi.