rey' |
: | ريع |
(a. i.) : nema, galle. |
re'y |
: | رأی |
(a. i. c. : ârâ) : 1) görme, görüş. re'y*©l-ayn : kendi göziyle görerek. 2) fikir, dü-şünce. 3) oy, Fr. vote. re'y-i âmm : umûmun reyi, *genel oy. re'y-i höd : kendi reyi. re'y-i salim : doğru fikir, doğru düşünce. |
reyâhîn |
: | رياحين |
(a. i. reyhân'ın c.) : bot. fesleğenler. |
rey'ân |
: | ريعان |
(e. i.) : (bkz. : reyeân). |
reyb |
: | ريب |
(a. i.) : şüphe, (bkz : gümân, şekk). Bilâ-reyb : şüphesiz. revb ü gümân : şüphe ve zan. reyb-ül-merıûn : dünyâ hâdiseleri. |
reybî |
: | ريبی |
(a. s.) : fels. şüpheci, fr. sceptique. |
reybiyyûn |
: | ريبيون |
(a. s. reybî'nin c.) : fels. şüpheciler. |
reyeân |
: | ريعان |
(a. i.) : 1) her şeyin evveli, tazelik zamanı. reyeân-ı şebâb : gençlik çağı. 2) artma, bereketlenme. |
reyhan |
: | ريحان |
(a. i. c. : reyâhîn) : 1) bot. fesleğen. 2) kadın adı. |
reyhâne |
: | ريحانه |
(a. i.) : 1) bir demet fesleğen. 2) rızık, geçinecek şey. |
reyhani |
: | ريحانی |
(a. s.) : 1) fesleğen gibi fnce nakışlı. 2) i. (bkz. : hatt-ı reyhânî). |
reyhukan |
: | ريهقان |
("ka" uzun okunur, a. i.) : bot. safran, (bkr : za'ferân). |
reyn |
: | رين |
(a. i.) : 1) kir pas. (bkz. : vesah). 2) gönül sıkıntısı, iç üzüntüsü [işlenen bir günahtan dolayı] |
reyyâ |
: | ريا |
(a. i.) : güzel koku. (bkz : galiye). reyyâ-yi karanfil : karanfilni güzel kokusu. |
reyyân |
: | ريان |
(a. s. c. : rivâ) : suya kanmış. |