rem |
: | رم |
(f. i.) : 1) ürkme. 2) titreme, (bkz. : ra'şe). 3) sürü. |
remâd |
: | رماد |
(a. i.) : kül. |
remâdet |
: | رمادت |
(a. i.) : insan veya hayvan kırımı. |
remâdî, remâdiyye |
: | رمادی ، رماديه |
(a. s.) : 1) küle mensup, kül ile ilgili. 2) kül renginde olan, gri. |
remân |
: | رمان |
(f. i.) : sürü. |
reme |
: | رمه |
(a. s.) : ürken, ürkek, (bkz : remende). Esb-i reme : ürkek at. |
remed |
: | رمد |
(a. i.) : göz ağrısı, göz ağrıması, (bkz. : sâd). remed-i mütekayyih : hek. irinli göz nezlesi. |
remel |
: | رمل |
(a. i.) : (bkz : bahr-i remel). remel-i kasîr : müz. vaktiyle Türk müziğinde kullanılmış bir usul uolup zamanımıza numunesi kalmamıştır. |
remel-i tavîl (-) |
: |
müz. vaktiyle Türk müziğinde kullanılmış bir usul olup, zamanımıza kalmış numunesi yoktur. |
|
remende |
: | رمنده |
(f. s.) : ürkücü, ürkek, (bkz. : remân). |
remes |
: | رمث |
(a. i. c. : ermâs) : sal. |
rem-gerde |
: | رمگرده |
(f. b. s.) : 1) ürkmüş, ürkek. 2) titremiş, (bkz. : mürteiş). |
remîde |
: | رميده |
(f. s.) : ürkmüş, korkmuş |
remîm, remîme |
: | رميم ، رميمه |
(a. s.) : çürümüş, çürük [en çok kemiğin, bilhassa ölmüş insan kemiğinin sıfatıdır] . Azm-i remîm : çürümüş kemik. Izâm-ı remîme : çürümüş kemikler, (bkz. : rüfât). |
reml |
: | رمل |
(a. i. c. : rimâl, c. c. : erâmil) : 1) kum. (bkz. : rîg). 2) bir takım nokta ve çizgilerle kayıptan haber verme dolandırıcılığı, remil. |
remm |
: | رم |
(a. i.) : onarma. |
remmâh |
: | رماح |
(a. s.) : mızrakçı, süngücü. |
remmâl |
: | رمال |
(a. s.) : remil döken, fal açan, kayıptan haber vermek iddiasında bulunarak dolandırıcılık eden [adam] |
remmâz |
: | رماز |
(a. s. remz'den) : işaretlerle konuşan. |
rems |
: | رمس |
(a. i. c. : rumûs) : sin, mezar, kabir (bkz. : gûr1, medfen, merkad). |
remy |
: | رمی |
(a. i.) : atma, tüfek atma. (bkz. : endâht). |
remz |
: | رمز |
(a. i. rümûz, rümûzât) : 1) işaret, işaretle anlatma, (bkz. : îmâ). 2) gizli ve kapalı bir surette söyleme. 3) müz. müzikte perdelerin veya aralıkların yerine, onları anlatmak üzere kullanılan işaretler. |
remz-âşnâ |
: | رمز آشنا |
(a. f. b. s.) : (bkz : remz-şinâs). |
remzî, remziyye |
: | رمزی ، رمزيه |
(s.) : 1) remze mensup, remiz ile ilgili. 2) i. [birincisi] erkek, [ikincisi] kadın adı. |
remz-şinâs |
: | رمز شناس |
(a. i. b. s.) : 1) gizli kapaklı anlatılan şeyteri ve işaretleri bilen. 2) bir maksat anlatan resim şekil ve saire, (bkz. : muamma). |