peş |
: | پش |
(f. i.) : stalaktit şeklindeki sütura başlıklarında en altta bulunan motif parça fr. queu. |
peşe |
: | پشه |
(f. i.) : sivrisinek, (ekseriya "peşşe" şeklinde kullanılır). |
peşe-gîr |
: | پشه گير |
(f. b. s.) : 1) sinek avlıyan. 2) mee. işsiz, güçsüz, boş gezenin boş kalfası. |
peşe-hâne |
: | پشه خانه |
(f. b. i.) : cibinlik, (bkz. : peşşe-bend). |
peşeng |
: | پشنگك |
(f. b. s.) : (bkz : pîş-âheng). |
Peşeng |
: | پشنگك |
(f. h. i.) : Efrasyâb'ırt babası. |
peşîmân |
: | پشيمان |
pişman, (bkz : nadim). |
peşîmânî |
: | پشيمانی |
(f. i.) : pişmanlık, (bkz : nedamet). Rûz-i peşîmânî : mahşer günü. (bkz : yevm-i haşr, yevm-i kıyamet). |
peşîn |
: | پشين |
(f. s.) : (bkz : pişîn). |
Peşîn |
: | پشين |
(f. h. i.) : ur. Keykubad'ın. üçüncü oğlu. |
peşina |
: | پشينات |
(o. i. c.) : peşin verilert paralar. |
peşîz, peşîze |
: | پشيز ، پشيزه |
(f. i.) : 1) pul, akçe, mangır. 2) balık pulu. 3) peçiç oyunu. |
peşleng, peşeng |
: | پشلنگك ، پشنگك |
(f. s.) : 1) geri kalmış, geri katan. 2) tereke. |
peşm |
: | پشم |
(f. i.) : 1) yün, yapağı, (bkz : sûf). 2) keten helvası. |
peşm-i devât |
: |
[eskiden] mürekkep hokkasına konulan lif. |
|
peşmek |
: | پشمك |
(f. i.) : ufak yapağı. |
peşmîn, peşmîne |
: | پشمين ، پشمينه |
(f. i.) : 1) yünden, yapağıdan yapılma. 2) sof elbise; sofuların giydiği sâde, süssüz elbise. |
peşrev |
: | پيشرو |
(f. b. i.) : 1) müz. Türk müziğinin en mâruf saz eseri forme'dur. Klâsik fasılda bu eserin yeri -eğer baş taksimi yapılmışsa-ilk öncedir. Peşrev, umumiyetle 4 hâne, nadiren 3, 5 çok nadiren 2 hâne olur. Her hâne "mülâzime" denilen kısımla son bulur ve bu kısım aynı nağmelerden yapılmıştır ve değişmez. [aslı : "pîş-rev" dır] . 2) güreşten önce pehlivanların ellerini birbirine ve dizlerine çarparak ve biraz sıçrıyarak yaptıkları oyun. 3) tar. binyüzcüler, yanî yalnız binyüz gezlik menzil atışlarına katılan kemankeşlerin kullandığı bir çeşit ok. |
peşşe |
: | پشه |
(f. i.) : sivrisinek, (bkz . peşe). |
peşşe-gir |
: |
"sinek avlıyan" : işsiz güçsüz [kimse] |
|
peşşe-bend |
: | پشه بند |
(f. b. i.) : cibinlik, (bkz. : peşe-hâne). |
peştahta |
: | پشتخته |
(f. b. i.) : pîş-tahta). |
peştemâl |
: | پشتمال |
(f. b. i.) : [aslı : "püşt-mâi" dir] . (bkz. : püşt-mâl). |