nıkmet |
: | نقمت |
(a. i.) : (bkz. : nakmet). |
nısâf |
: | نصاف |
(a. i.) : bir şeyi tam olarak ikiye bölme. |
nısf |
: | نصف |
(a. s. c. : ensâf) : 1) yarım, yarı. 2) i. g. s. bir yazı sitili. |
nısf-ıl-cenâh |
: |
zool. yanmkanadlılar. |
|
nısf-ı kutr |
: |
geo. yarı çap, fr. rayon. |
|
nısf-ı kutr-ı kaim |
: |
geo. 1) *içyançap, fr. apot-heme. 2) yanal yükseklik, fr. apotheme. |
|
nısf-ı kutr-ı zahiri |
: |
geo. görünüm yarıçapı, fr. diametre apparent. |
|
nısf-ı küre |
: |
astr. kürenin yarısı; yarımküre; coğr. yarıküre, fr. hemisphere. |
|
nısf-ı müstakim |
: |
geo. yarım doğru, fr. demi droite. |
|
nısf-ül-leyl |
: |
gece yarısı. |
|
nısf-ün-nehâr |
: |
astr. coğr. 1) günün ortası, öğle vakti. 2) meridyen, fr. meridien. |
|
nısf-ün-nehâr dâiresi |
: |
astr. coğr. meridyen dâiresi. |
|
nısf-ün-nehâr müstevîsi |
: |
astr. meridyen 'düzlemi, fr. plan meridien. |
|
nısfet |
: | نصفت |
(o. i.) : yarımlık, [yapma kelimelerdendir] |
nısfıyye |
: | نصفيه |
(a. i.) : bir çeşit kısa ney. |
nısfıyyet |
: | نصفيت |
(a. i.) : yarımlık, yarı yarıya bölme. |
nısfıyye-zen |
: | نصفيه زن |
(a. f. b. s.) : nısfıye çalan sanatkâr, (bkz. : ney-zen). |
nısıf küre-i cenubî |
: | نصف کرهء جنوبی |
(a. b. i.) : Arz'ın hatt-ı istivanın fekvator) güneyinde kalan yarısı. |
nısıf küre-i semavî-i cenubî |
: |
astr. hatt-ı istivâ-i semâvî'nin güneyinde kalan semâ yarım küresi. |
|
nısıf küre-i semavî-i şimali |
: |
astr. hattı istivâ-i semavînin kuzeyinde kalan semâ yarım küresi. |
|
nısıf küre-i şimalî |
: | نصف کرهء شمالی |
(a. b. i.) : astr. Arz'ın, hattı istivanın (ekvator) kuzeyinde kalan yarısı. |
nıt' |
: | نطع |
(c. a.) : 'na'- ağız tavanının pütür yerleri. |