ney

: نی

(f. i.) : (bkz. : nây). ney-i bezm-i gam : gam meclisinin neyi.

ney-çe

: نيچه

(f. i.) : küçük ney. (bkz : nây-çe).

neyelân

: نيلان

(a. i.) : isteğe ulaşma.

ney-istân

: نيستان

(f. b. i.) : kamışlık, sazlık, (bkz. : maksebe, ney-zâr).

neyi

: نی

(a. i.) : 1) merama erişme; isteğine ulaşma. 2) s. ulaşılan şey.

ncy-pâre

: نی پاره

(f. b. i.) : kamış parçası.

neyrenc

: نيرنج

(a. c. : neyrencât) : tılsım, (bkz. : nîreng). -

neyrencât

: نيرنجات

(a. i. neyrenc'in c.) :  tılsımlar.

neyrûz

: نيروز

(f. i.) : (bkz. : nev-rûz).

ney-sitân

: نيستان

(f. b. i.) : kamışlık, sazlık. (bkz. : maksebe, ney-zâr).

ney-şeker

: نيشکر

(f. b. i.) : şeker kamışı.

neytal

: نيطل

(a. i.) : 1) musibet, belâ. (bkz. : dâhiye, meşakkat). 2) koğa.

neyy

: نی

(a. s.) : çiğ, pişmemiş [et v. b.]

neyyir

: نير

(a. s. nûr'dan) : 1) nurlu, parlak, (bkz. : ziyâ-dâr). 2) ışıklı cisim; cisimlenmiş nur. 3) Güneş, (bkz. : Âftâb, Hûrşîd, Mihr, Şems).

neyyir-i asgar

:  

astr. Ay.

neyyir-i a'zant

:  

astr. Güneş.

neyyireyn

: نيرين

(a. i. c.) : "cisimlenmiş iki nur" : Güneş ile Ay.

ney-zâr

: نيزار

(f. b. i.) : kamışlık; sazlık, (bkz. : ney-sitân).

ney-zen

: نی زن

(f. b. i.) : (bkz. : nây-zen).

ney-zenâne

: نيزنانه

(f. zf.) : neyzene yakışacak yolda. Nigâh-ı neyzenine : neyzen gibi yan bakış.