müj

: مژ

(f. i.) : 1) kirpik. 2) kör duman.

müje

: مژه

(f. i. c. : müj-gân) : kirpik. Tîg-i müje : kirpiğin kılına.

müjde 

:  

(f. i.) : 1) muştu, sevinç haberi, (bkz. : beşaret, büşrâ). 2) hayırlı, sevinçli bir haber getirene verilen bahşiş.

müjde-âver

: مژده آور

(f. b. s.) : müjde getiren, muştucu, (bkz. : müjde-res).

müjde-fermâ

: مژده فرما

(f. b. s.) : (bkz. : müjde-resân).

müjde-gân

: مژدگان

(f. i.) : müjdeye karşılık verilen hediye, bahşiş.

müjde-gâne, müjde-gânî

: مژدگانه مژدگانی

(f. b. i.) : 1) müjdeye karşı verilen bahşiş, (bkz. : müjde-gân). 2) müz. Türk müziğinin en az altı asırlık bir mürekkep makamı olup zamanımıza-kalmış bir numunesi yoktur.

müjde-res

: مژده رس

(i. b. s.) : müjde eriştiren, müjde veren.

müjde-resân

: مژده رسان

(f. b. s.) : muştulıyan, müjdeliyen, müjde eriştiren.

müjde-resâni

: مژده رسانی

(f. b. i.) : müjdeleyK cilik, müjde eriştiricilik.

müjek

: مژك

(f. i.) : kirpikçik.

müjgân

: مژگان

(f. i. müje'nin c.) : 1) kirpikler, kirpik. 2) kadın adı.