mufaddile

: مفضله

(a. i.) : Hz. Ali'ye (Rahmetullahi Aleyh) diğer eshâba, tafdil edenler hakkında kullanılan bir tabir.

mufâgame

: مفاغمه

(a. i.) : (bkz. Mufâgame).

mufahham

: مفخم

(a. s. Fehâmet'den) : saygı, büyüklük, ululuk kazanmış, kerem sâhibi, itibarlı.

mufahham

: مفخم

(a. s. Fahm'den) : kömürleşmiş, kömür halini almış.

mufarrit

: مفرط

(a. s. Fart'dan) : aşırı giden; eksik işleyen, kusur yapan.

mufâsala

: مفاصله

(a. i.) : ayrılma.

mufassal

: مفصل

(a. s. Fasl'dan) : tafsilli, tafsilatlı, uzun uzadıya anlatılan.

mufassalan

: مفصلا

(a. zf.) : mufassal olarak, uzun uzadıya, sözü uzatarak etraflıca.

mufassıl

: مفصل

(a. s.) : tafsil eden, uzun uzadıya anlatan.

mufâz

: مفاض

(a. i.) : taşkın, çok bolÜ; feyizli bereketli.

mufâz-ül-batn

:  

gösü ile karnı bir düzlükte olan kimse.

mufâzala

: مفاضله

(a. i.) : fazl ve meziyette birbiriyle yarışma.

mufazzal

: مفضل

(a. s. Fazl'dan) : Tafdile edilmiş, başkalarına üstün tutulmuş.

mufazzaz

: مفضض

(a. s.) : gümüşlü, gümüş kaplı, seyf-i mufazzaz : gümüş kaplı kılıç

mufazzih

: مفضح

(a. s.) : tafzih eden, rezil eden.

mûfî

: موفي

(a. s.) : ifa eden, yerine getiren, ödeyen.

mufsih

: مفصح

(a. s.) : fesâhatle, uzdillilikle konuşan.

muftır

: مفطر

(a. s. Fıtr'dan) : iftar eden, oruç, açan, oruç bozan.