midâd

: مداد

(a. i.) : yazı mürekkebi; yazı yazmıya mahsus siyah veya renkli sulu madde.

midâk

: مداك

(a. i.) : sürh (kırmızı boya) ezmeye yarıyan âlet. [aslı : "medâk" dir]

midaka

: مدقه

(a. i.) : kendisiyle bir şey dövülen şey, havan eli.

midfa'

: مدفع

(a. i. c. : medâfi') : ask. top.

midde

: مده

(a. i.) : irin, cerahat.

mi'de

: معده

(a. i. c. : miad) : mîde, kursak. Tevessü'-i mi'de : hek. midenin genişlemesi, elestikiyyetini kaybetmesi.

mi'devî

: معدوی

(a. s.) : 1) mîde ile ilgili. 2) mîdeyi düzelten, mîdeye yarıyan.

midhane

: مدخنه

(a. i.) : buhurdan.

mid'hat

: مدحت

(a. i. c. : medâih) : 1) medhetme, övme. 2) erkek adı.

mid'hat-ger

: مدحتگر

(a. f. b. s.) : medhedici, övücü.

midhat-gerî

: مدحتگری

(a. f. b. i.) : medhe-dicilik, övücülük.

midrâr

: مدرار

(a. s.) : çok su döken. Ebr-i midrâr : çok yağmur yağdıran bulut.

midrâs

: مدراس

(a. s.) : okuma yeri.

midyân

: مديان

(a. s. c. : medâyîn) : borca garkolan, dâima borç eden kimse.

midyeniyye

: مدينيه

(a. b. i.) : tas. Ebû Midyen Şuayb-ül-Magribî tarafından kurulan Tarî-kat.