kütle |
: | كتله |
(a. i.) : küme, toplu şey. |
küttâb |
: | كتاب |
(a. i. kâtib'in c.) : kâtipler, yazıcılar, (bkz. : ketebe). Menşe-i küttâb : kâtip yetiştiren * okul. Reîs-ül-küttâb : divan kâtiplerinin başı olup Tanzimat'tan önce" hâriciye nâzırına verilen bir ad idi. |
küttâb-ı dîvân-ı hümâyun |
: |
tar. Dîvan-ı Hümâyûnun yazı işlerini görenler. |
|
kütüb |
: | كتب |
(a. i. kitâb'ın c.) : kitaplar. Hâfız-ı kütüb : kütüphaneci, kitaplık me'muru, fr. bibliothequaire. Dâr-ül-kütüb : okuma salonu. |
kütüb-i semâvivye |
: |
kutsal kitaplar. kütüb-i tevârîh : târih kitapları. |
|
kütüb-hâne |
: | كتبخانه |
(a. f. b. i.) : 1) kitaplık. 2) kitapsaray. |
kütüb-hâne-i umûmî |
: |
umûmî kütüphane, umûmî kitaplık. |