kıdem |
: | قدم |
(a. i.) : 1) kadîm olma, eskilik, bir işte eskilik. 2) zamanca, me'mûriyetçe, rütbece eskilik. 3) başlangıcı olmıyacak kadar eskilik, ["kıdem", Allah'ın aslî sıfatlarındandır] |
kıdemen |
: | قدما |
(a. zf.) : kıdemce, kıdem yoliyle, eskilikçe. |
kıdemî |
: | قدمی |
(a. s.) : eskilikle ilgili olan [rütbe ve me'mûriyette] |
kıdr, kıdre |
: | قدر ، قدره |
(a. i. c. : kudûr) : çömlek. |
kıdve |
: | قدوه |
(a. i.) : 1) kendisine uyup ardından gidilecek kimse. 2) bir sınıfın veya topluluğun başında olan kimse. |
kıdvet-ü!-hükemâ |
: |
hikmet erbabının tabî olup boyun eğdikleri kimse. |
|
kıdvet-ü!-u!smâ |
: |
âlimlerin tabî olup boyun eğdikleri kimse. |
|
kıdvet-ül-ümerâ |
: |
emîrlerin, beylerin tabî olup boyun eğdikleri kimse, [kelime : "kadve" ve "kud-ve" şeklinde de kullanılır] |