huff |
: | خف |
(a. i.) : 1) abdest alırken üzerine meshedilebilen, çizme, mest, çedik gibi ayakkabı. 2) deve tabanı. 3) deve. |
huff ü hâfir |
: |
deve ve at. |
|
huffâş |
: | خفاش |
(a. i. c. : hafâfîş) : yarasa, gece kuşu. (bkz. : şeb-pere). |
huffâşe |
: | خفاشه |
(a. i.) : zool. yarasa |
huffâz |
: | خفاظ |
(a. i. hâfız'ın c.) : ezberleyiciler, ezber bilenler, Kur'ân'ı ezberiiyenler, (bkz. : hafaza, hafız). |
huffî |
: | خفی |
[eskiden] ayaca giyilen çizme lere konacak surette yapılmış olan kitaplar. |
hufre |
: | حفره |
(a. i.) : kazılmış çukur, oyuk, delik. |
hufreteyn |
: | حفرتين |
(a. i. c.) : iki çukur. |
hufreteyn-i enf |
: |
anat. burun delikleri. |
|
hufte |
: | خفته |
(f. s. c. : hufte-gân) : yatmış, uyumuş. |
hufte-gân |
: | خفتگان |
(f. b. s.) : huf te'nin c.) : yatıp uyumuş olanlar. |
hufte-gî |
: | خفتگی |
(f. i.) : yatıp uyuma |
hufte-isfahân |
: | خفته اصفهان |
(f. b. i.) : müz. Türk müziğinin eski mürekkep makamların dan olup numunesi kalmamıştır. |
hufye |
: | حفيه |
(a. i.) : gizlenme, saklanma |