hîm

:  

(a. i.) : huy, tabîat.

hîman

: هيمان

(a. i.) : susamış, susuz, (bkz. : atşân).

himâr

: حمار

(a. i. c : hamîr) : erkek eşek.

himârî

: حماری

(a. s.) : 1) himarla ilgili, eşeklik. 2) eşek gibi.

himaye, himâyet

: حمايه ، حمايت

(a. i.) : koruma, korunma.

himâye-i etfâl cem'iyyeti

:  

çocuk esirgeme kurumu.

himâye-i hayvanât cem'iyyeti

:  

hayvanları koruma derneği.

hîme

: هيمه

(f. i.) : odun, kütük (bkz. : hîzem).

hîme-keş

: هيمه كش

(f. b. i.) : (bkz. : hîzem-keş).

himem

: همم

(a. i. himmet'in c.) : 1) gayretler, emekler, çalışmalar, yüksek irâdeler. 2) ermiş olanların te'sirleri.

himemât

: هممات

(a. i. himmet'in e.). : (bkz. : bimem).

himl

: حمل

(a. i.) : yük.

himl-i cesîm

:  

ağır yük.

himl-i hafîf

:  

hafif yük.

himmet

: همت

(a. i. c. : hirfıem) : 1) gayret, emek, çalışma, çabalama.

himmet-ür-ricâl, takla'-ül-cibâl

:  

becerikli insanların himmeti, dağlan yerinden söker. 2) yüksek irâde. 3) ermiş kimsenin te'sîri.

Himmetiyye

: همتيه

(a. h. i.) : tas. Sofiyyenin büyüklerinden Hacı Bayrâm-ı Velî tarafından kurulmuş olan Bayrâmiyye tarîkati şubelerinden birinin adı. [Kurucusu Himmet Efendiye nispetle bu adı almıştır.

himye

: حميه

(a. i.) : perhiz [yeme, içmede].

Himyer

: حمير

(a. h. i.) : Yemen'de bir şehir adı.

himyerî

: حميری

(a. s.) : Himyer'li.

himyevî

: حميوی

(a. s) : perhiz ile ilgili.