hesâb

: حساب

(a. i.) : (bkz. : hisâb).

hesâbî

: حسابی

(a. s.) : (bkz. : hisâbî).

hestî

: حستی

(f. i.) : vâr olma, varlık, (bkz. : mevcûdiyyet).

heşâşet

: هشاشت

(a. i.) : gevreklik.

heşîm

: هشيم

(a. s.) : kırılmış, ufalanmış.

heşş

: هش

(a. s.) : 1) şen, keyifli. 2) kolay kırılır olan, gevrek.

heşt

: هشت

(a. s.) : 8 sayısı.

heşt-âd, lieşt-ed

: هشتاد ، هشتد

(f. s.) : seksen, (bkz. : semânîn, semânûn).

heşt-bihişt

: هشت بهشت

(f. b. s.) : 1) Kur'an'da adı geçen sekiz cennet : [Huld, Dâr-üs-selâm, Dâr-ül-karâr, Adn, Me'vâ, Naîm, illiyyîn, Firdevs]. 2) idrîs-i Bitlîsî'nin sekiz Osmanlı pâdişâhı için yazdığı meşhur târihi. 3) ilk Osmanlı edebiyatı şuarâ tezkiresinden sehy tezkiresi, sekizinci, (bkz. : sâmin).

heşt-pâry

: هشت پا [ی]

(f. b. i.) : zool. ahtapot.

heştüm, heştümîn

: هشتم ، هشتمين

(f. s.) : sekizinci, (bkz. : sâmin).