câh, câhe

:

جاه جاهه

(a. i.) : itibar, makam, orun, mevki. Hırs-ı eâh : mevki hırsı. 

cahd

:

جحد

(a. i.) : bile bile inkâr etme.

cahd-ı mutlak, cahd-ı mustağrak

:

 

Arap gramerinde iki tane menfi (* olumsuz) geniş zaman sıygası ( * kipi). 

câhız

:

جاحظ

(a. s.) : patlak gözlü, lokma gözlü [adam]. 

câhî, câhiye

:

جاهي ، جاهيه

(a. s.) : açık, alenî, aşikâr, (bkz. : bevâh, hüveydâ). 

câhid

:

جاهد

(a. s. cehd'den.) : 1) ceh-. deden, elinden geldiği kadar çalışan, 2) i. erkek adı_ [müen. câhide]. 

câhid

:

جاحد

(a. s. cahd'dan.) : bilerek inkâr eden. Hasmı câhid : bile bile inkâr eden düşman. 

câhidiyye

:

جاهديه

(a. i.) : Halvetî tarikatı şûbelerinden birinin adı. [kurucusu Edirneli Şeyh Câhidî Ahmed Efendi'ye nispetle bu adı almıştır]. 

câhil

:

جاهل

(a. s. cehl'den. c. : cehele. cühela. cühhâl) : 1) bilimsiz, bilgisiz. 2) genç, tecrübesiz, toy.

câhil-i anûd

:

 

inatçı câhil.

câhil-i munsif

:

 

insaflı, bilmediğini teslîm eden, söyliyen câhil. 

câhil-âne

:

جاهلانه

(a. f. zf.) : câhilce, cahillikle. Cür'et-i cahilane : câhilce ataklık. 

câhilî, câhiliyye

:

جاهلي ، جاهليه

(a. s.) : 1) cahilliğe âit. 2) İslâmdan önceki Arap devrine âit. 

Câhiliyye

:

جاهليه

(a. i.) : Câhiliyet devri adamları, puta tapanlar. 

Câhiliyyet

:

جاهليت

(a. i.) : 1) cahillik, bilgisizlik. 2) Islâmdan evvelki devrin adı; Hz. Muhammed (Aleyhisselam)'den önce Arap yarımadasındaki puta tapma devri. 

cahîm

:

جحيم

(a. i.) : cehennem, tamu. Nâr-ı cahîm : cehennem ateşi. 

cahînıî

:

جحيمي

(a. s.) : cehennem gibi. 

câhiyen

:

جاهياً

(a. zf.) : alenen, açık olarak. 

câhiz

:

جاهض

(a. s.) : cesaretli, gözüpek. 

câhsûk

:

جاخسوك

(f. i.) : orak. 

cahûd

:

جحود

(a. s. cahd'dan.) : 1) ısrarla inkâr eden. 2) i. yahudi, çıfıt, (bkz. : câhid, cü-hûd). 

cahûd-âne

:

جحودانه

(a. f. zf.) : cıfıtçası-na, yahudicesine. 

cahûf

:

جحوف

(a. s.) : kendini beğenmiş, kibirli, (bkz. : mağrur). câlib-i merhamet