bün |
: | بن |
(f. i.) : esas, kök, temel, dip; son. |
bün-i hisar |
: |
kalenin dibi. |
|
bünbek |
: | بنبك |
(a. i.) : kadırga balığı denilen bir nevî deniz canavarı, ["benbek" de doğrudur], (bkz. : benbek). |
bündâd |
: | بنداد |
(f. i.) : 1) esas bina, temel. 2) duvar, set, destek, payanda, (bkz. : bün-lâd). |
bündâr |
: | بندار |
(f. i.) : evbark sahibi, zengin, asî! ve kibirli kimse. |
büngâh |
: | بنگاه |
(f. i.) : içine para, eşya ve yolculuk malzemesi konulan oda, yer, çadır, şey. |
bünk |
: | بنك |
(a. s.) : 1) bir şeyin aslı, hâlisi. 2) dut ağacı kabuğuna benzer, hoş kokulu bir çeşit kabuk. |
bünlid |
: | بنلاد |
(f. i.) : 1) esas bina, temel. 2) duvar, set, destek, payanda, (bkz. : bündâd). |
bünn |
: | بن |
(a. i.) : 1) Yeınen'de yetişen kahve ve ağacı. 2) Arabistan'da kahve ağacının yapraklarından ve henüz olmamış meyvasından yapılan bir çeşit turşu ve salata. |
bünûd |
: | بنود |
(a. i. bend'in c.) : büyük bayraklar, sancaklar. [Farsça'dan Arapçalaştınılmış-tır], |
bünüvvet |
: | بنوت |
(a. i.) : oğulluk, evlâtlık. |
bünyâd |
: | بنياد |
(f. i.) : 1) asıl, esas, temel. 2) bina, yapı. |
bünyâd-ı zulm |
: |
zulüm yapısı. |
|
bünyân |
: | بنيان |
(a. i.) : yapı, bina. |
bünyân-ı kavî |
: |
sağlam yapı. |
|
bünye |
: | بنيه |
(a. i.) : 1) beden, vücut. 2) yapı, yapılış, kuruluş [doğrusu "binye" dir]. |
bünve-hiz |
: | بنيه خيز |
(a. f. b. s.) : bünyeyi kaldıran, vücûdu canlandıran. |