bükâ'

: بكاء

(a. i.) : ağlama, gözyaşı dökme.

bükâ-yi sürür

:  

sevinçten doğan gözyaşı.

büki-yi şedîd

:  

hüngür hüngür ağlama. 

bükâ-alûd

: بكا آلود

(f. b. s.) : ağlatıcı. 

bükâ-engîz

: بكا انگيز

(f. b. s.) : ağfatıcı. 

bükât

: بكات

(f. s. bâkî'nin c.) : ağlıyanlar. 

bükm

: بكم

(a. s. ebkem'in c.) : dilsizler. 

bükre

: بكره

(a. i.) : sabah, seher, erken, tan yeri. (bkz. : bâmdad). 

bükse

: بكسه

(a. i.) : 1) saksı. 2) kiremit parçası. 3) kaydırak.