Çiğnemek, üzerine basmak.Savaşmak.Cinsi münasebette bulunmak. |
æØöìÁó ÇáÔìÁó ÜÜÜóÜÜ íóØóÄõå æóØúÜÆÜÇð |
(o alâ):Anlaştı.Muvafakat etti. |
æÇØóÃó |
Düzledi.Düzeltti.Hazırladı. |
æØøóÃó ÇáãæÖÚó |
Yakalamak.Baskı. |
ÇáæóØúÃóÉõ |
Alçak.Yumuşak.Düzgün. |
ÇáæóØöìÁõ |
Sabit olmak.(-o):Tespit etmek kuvvetlendirmek.Hareketten alıkoymak.Temel kazmak.Kaya ile mağara ağzını kapamak. |
æØóÏó ÜÜÜöÜÜ íóØöÏ æóØúÏðÇ |
Tespit etti.Yeri silindirle çiğneyip sağlamlaştırdı. |
æóØóøÏóåõ |
Yeri pekiştirmek için kullanılan silindir v.b. Tıkaç. |
ÇáãöíØóÏóÉõ |
Temel.Saç ayaklarından biri. |
ÇáæóØöíÏóÉõ (Ì) æØÇÆÏ |
İhtiyaç.Emel, arzu. |
ÇáæóØóÑõ (Ì) ÃæØÇÑ |
Tandır.Harp. |
ÇáæóØöíÓõ (Ì) ÃæØöÓóÉñ |
Yerleşmek, ikamet etmek. |
æØóäó ÈáãßÇä ÜÜÜöÜÜ íóØöäõ æóØúäÇð |
(=)Yurt edindi.(-o,alâ):Kendini alıştırdı. |
ÃóæØóäó ÇáãßÇäó |
Birisi ile olan işini gizledi.Anlaştı.(-o):Vatandaş oldu. |
æÇØóäóå Úáì ÇáÃãÑ |
Yurt edindi.(-o, alâ, li):Kendini alıştırdı. |
æØøóäó ÈÇáÈáÏ |
Yer, yurt.Toplantı yeri.Harp sahnesi. |
ÇáãóæØöäõ (Ì) ãæØä |
Bir kimsenin oturup yurt edindiği yer.Sığır ve koyun ağılı. |
ÇáæóØóäõ (Ì) ÃæØÇä |
Gece kuşu.Aklı ve vücudu zayıf kişi.Çabuk konuşan.Korkak.Çığırtkan. |
ÇáæóØúæÇØõ (Ì) æØÇæíØ |