Düzensiz.

الهامِج

Küçük sinek.Zayıf koyun sürüsü.Ahmak kişiler.Anarşik kişiler topluluk.Açlık.Geçim sıkıntısı.

الهَمَجَ (ج) أهماج

Sönmek.Zayıflamak.Ölmek.Sesi kesilmek.Kurumak.Eskimek,çürümek.

هَمَدَ الشىءُ ـــُــ هَمْدًا و هُمُودًا

Sustu.Durdu,yerleşti.Girişti.(-o):Söndürdü.Öldürdü.

أَهمَدَ

Çürük.Kurak.Kuru.

الهَامِدة

Akmak,dökülmek.Söylenmek.(-li):Vermek.(-o):Dökmek.Tamamen sağmak.Çok söylemek.Yıkmak.Ayağını vurmak.Tepmek.

هَمَرَ الماءُ و الدمعُ والمطَرُ ـــِــ هَمْرًا

Su kuvvetle döküldü.Çok konuştu.Yıkıldı.

انْهَمَرَ

Dürtmek.Gıybetini etmek.Mahmuzlamak.Sürmek.Kalbine kötülük getirmek.Vurmak.Hemze okumak,yazmak.Kırmak.Yere vurmak.

هَمَزَه ـــِــ هَمْزًا

Dürtülen şey.Mahmuz.

المِهْماز و المِهْمَز

Üvendire,nodullu değnek.

المِهْمَزُة

Dürten.Arkadan atan,ayıplayan.

الهَامِزْ (ج) هُمَّاز

Yerdeki çukur.Arap alfabesinin ilk harfi.Şeytanın kalbe getirdiği kötülük.

الهَمْزة (ج) هَمَزات

Ayıplayan,arkadan atan.

الهُمَزة

(=)

الهَمَّاز

Gece korkmadan gitmek.Ses çıkarmadan yürümek.(-ilâ):Fısıldamak.Kalbe vesvese getirmek.(-o):Gizlemek.Kırmak.Ağzı kapalı çiğnemek.Sıkıp suyunu çıkarmak.

هَمَسَ ـــِــ همْسًا و هُمُوسًا

Gizli kapalı şey.Çok az işitilen ayak tıkırtısı.

الهَمْس

Yalan yanlış çok konuşmak.Harekete geçmek.

هَمَشَ الرجلُ ـــِــ هَمْشًا

Toplamak.

و ـ الشىءَ ـــُــ هَمشاً

Kitaba hamiş,dip not koydu.

هَمَّش الكتاب

Kitabın kenarına yazılan yazı.Dip ara not.

الهامش

Patates v.b.ni doğramak,ezmek.(-o,fi): Gayret ve devam ettirmek.

هَمَكَ البطاطسَ و نحوَه ـــُــ هَمْكًا

Düşkünlük gösterdi. Devam ettirdi.

انْهَمَكَ فلانٌ فى الأمر

Gözden yaş boşalmak,ağlamak.devamlı ve hafif yağmak.Deve kendi başına yayılmak.

هَمَلَتِ العينُ ـــُــ هَمْلاً و هَمَلاَنًا و هُمُولاً

Terk etti, kullanmadı.Baştan savdı.Develeri başı boş bıraktı.Bir kimseyi kendi başına bıraktı.Yazıyı noktalamadı.

أهْمَلَ الشىَ

İhmal edilmiş.Akarsu.Hurmadan soyulan lif.

الهَمَل

Karar vermek,azmetmek.(-li):Arzu etmek.(-o):Rahatsız etmek,üzmek.Eritmek.Zayıflatmak.Süt sağmak.Yılan sokmak.

هَمّ بالأمر ـــُــ هَمًّا

Kocadı.(-o):İlgilendirdi,gayret ettirdi.Üzdü.

أهَمَّ

Hayvan,ağzıyla yerdekini yeyip temizledi.Çocuğu ninni ile uyuttu.

هَمَّمَتِ الدابّةُ الأرضَ بفيها

Üzüldü.(-bi):Önem verdi.

اهْتَمَّ

Önem verdi.

اسْتهَمَّ

Önemli.Vazife.

المُهمُّ (ج) مهامّ

Hayvan.Zehirli hayvan.

الهَامَّةُ (ج) هَوامّ

Asil,yiğit,cömert kişi.Arslan.Erimiş kar.

الهُمَام (ج) هِمَام

Keder.Akıldan geçirilen şey.Karar.

الهَمَّ هموم

Çok yaşlı.

الهِمُّ (ج) أَهمام

Gayret.İstek, arzu.Kuvvetli karar ve arzu.Çok ihtiyar kadın veya erkek.

الهِمَّةُ (ج) هِمَمٌ

Fısıltı halinde ses.Sığır,fil v.b. sesi.

الهَمْهَمَةُ

Göz yaşı dökmek,ağlamak.Akmak.Şaşkın dolaşmak.Düşmek.Kaybolmak.

هَمَتِ العَينُ ـــِــ هَمْيًا و هُمِيًّا و هَمَيانًا

Karakuş.Hüma kuşu.

الهُماءُ

Uçkur,kemer.Dağarcık.

الهِمْيَان (ج) هَمايِنُ