|
Gönül ve iradenin işe yönelmesi, niyet.İhtiyaç.Uzaklık.Yolcunun gitmeye kastettiği yer. |
النِّيَّة |
|
Çiğ ve ham olmak.Uzak olmak. |
ناء الشىءُ ـــِــ نَبْئًا و نُيُوءًا و نُيُوءَةً |
|
Baştan savdı, üstü körü yaptı. |
نَيَّأالأمرَ |
|
Çiğ. |
النِّىءُ |
|
Köpek dişi.Yaşlı deve. |
النَّاب (ج) أنْيَابٌ و نُيُوبٌ و أنْبُبٌ |
|
Boyunduruk.Masura.Argaç.Elbise saçağı.Elbiseye konan işaret.Nakış.Yol kenarı. |
النَّيرُ (ج) أنْيارٌ و نِيرَانٌ |
|
Nisan. |
نَيسَان |
|
Yaklaşmak.Zamanı gelmek.(-o):Vermek.Yetişmek, ulaşmak.(-min): Sövmek, hakaret etmek. |
نالَ الرَّحيِلُ ـــَــ نَيْلاً |
|
Nail kıldı. |
أنَال فلانًا و له الشىءَ |
|
Elde edilen şey.Bahşiş.Cömertlik |
النَّائِل |
|
Elde edilen şey, ulaşılan. |
النَّيْل |
|
Yüksek. |
النَّائِهُ |