Altını üstüne getirmek Çevirme, ters-yüz etmek.(-o an): İncelemek Vazgeçirmek

ÞóáóÈó ÇáÔìÁó Ü ÞóáúÈðÇ

Tersine çevirdi Sonunun düşündü

ÞóáøóÈó ÇáÔìÁó

İstediği gibi hareket etti Seyahat etti

ÊóÞóáøóÈó Ýì ÇáÇãæÑ

Kalıp

ÇáÞÇáóÈõ

Yürek. İç, öz

ÇáÞóáúÈõ (Ì) ÞõáæÈñ

Kuyu

ÇáÞóáöíÈõ (Ì) ÞõáõÈñ æ ÃÞóáõÈóÉ

Kazma-bel

ÇáãöÞúáóÈõ (Ì) ãÞÇáöÈõ

Tehlike yeri, korkulacak yer

ÇáãóÞúáóÊóÉõ (Ì) ãÞÇáÊõ

Bükmek Dolamak Toplamak Sıtma her gün gelmek Sulamak

ÞóáóÏó ÇáÔìÁó Ü ÞóáúÏðÇ

Gerdanlık taktı Devenin boynuna kurbanlık nişanı taktı Kılınç taktı Bağışta bulundu İş yükledi, vazife verdi Taklid etti, delilini araştırmadan söz ve işine göre hareket etti Mukallitlik etti, birinin hareketi taklit etti

ÞóáøóÏóåõ ÇáÞöáÇÏÉð

Anahtar Devenin burnun a takılan halka Boyun

ÇáÅÞáíÏõ (Ì) ÃÞóÇáíÏõ æ ÃÞúáÇÏñ

An’ane, gelenek

ÇáÊÞÇáíÏ

Gerdanlık Madalya 

ÇáÞöáÇÏóÉõ (Ì) ÞáÇÆöÜÏõ

Gümüş burma bilezik 

ÇáÞóáúÏõ (Ì) ÃÞúáÇÏñ

Hazine Anahtar İş, iş idaresi

ÇáãöÞúáÇÏõ (Ì) ãÞÇáíÏõ

Kap, Torba Anahtar Ölçek Çevgen

ÇáãöÞúáóÏõ (Ì) ãÞÇáöÏõ æ ãÞÇáíÏõ

Kusmak Midesinden ağız dolusu yemek gelmek Taşmak Çalgıyla oynamak Güzel şarkı söylemek, çalgı çalma Hafif yağmur yağmak Arı bal yapmak

ÞóáóÓóÊú äÝÓõå ÜÜÜöÜÜ ÞóáúÓðÇ

Secde ettiElini göğsüne koyup saygı gösterdi Def çaldı Musiki ile karşıladı.(-o): Şapka giydirdi

ÞóáóøÓó

Kusmuk Halat

ÇáÞóáúÓõ (Ì) ÃÞúáÇóÓñ

Başa giyilen şey

ÇáÞóáóäúÓõæÉ (Ì) ÞáÇäÓõ æ ÝáÇÓò

Yaklaşmak, katılmak Elbise çekip kısalmak Gölge çekilmek Kuyunun suyu azalmak Toplanıp yürümek Gitmek Kusmak

ÞóáóÕó ÇáÔìÁõ ÜÜÜöÜÜ ÞáõæÕÇð

Çekildi Büzüldü

ÊóÞáóøÕ

Sağlam ve yiğit deve (9 yaşına kadar)Deve kuşu yavrusu

ÇáÞóáõæÕõ (Ì) ÝöáÇÕñ

Vida

ÞóáÇóæõæÙ

Sökmek, koparmak

ÞóáóÚóåõ ÜÜÜóÜÜ ÞóáúÚÇð

Açıldı, Bulut dağıldı Yağmur kesildi.(-an):Vazgeçti.(-o): Geminin yelkenini şişirdi

ÃóÞúáóÚó

Yelken

ÇáÞöáÇóÚõ (Ì) ÞõáõÚñ

(=)

ÇáÞöáúÚõ (Ì) ÞõáõæÚñ æ ÞöáÇóÚñ

Kale Sökülen şey

ÇáÞóáúÚóÉõ (Ì) ÞöáÇóÚñ æ ÞõáæÚñ

Sapan

ãöÞúáóÇÚõ (Ì) ãÞÇáíÚõ

Sünnetsiz

ÃÞúáóÝ (Ì) ÞõáúÝñ

Sünnetle kesilen kısım

ÇáÞõáúÝóÉõ (Ì) ÞõáóÝñ

Kuru yemiş

ÇáÞóáöíÝõ

Sallamak,hareket ettirmek Rahatsız etmek üzmek

ÞóáóÞó ÇáÔìÁ ÜÜÜöÜÜ ÞóáúÞðÇ

Hareket halinde olmak, bir halde durmamak Muzdarip ve üzgün olmak

ÝóáöÞó Ü ÝóáóÞðÇ

Yürümek, GitmekHareket ettirtmek, sallamakAğlatmakBazı harfler üzerine sakin olarak durulduğuna harekenin hafifçe belirtilmesi

ÇáÞóáúÞóáóÉõ

Azalmak, eksilmek.(-an):Küçük gelmek

Þóáóø ÇáÔìÁõ ÜÜÜöÜÜ ÞöáøóÉð

Bazen az olur ki

ÞóáøóãóÇ

Fakir düştü Az verdi.(-o): AzalttıAz yaptı sevketti,kaldırdı

ÃÞóáøó

(o):Azalttı.(-o fi): Az gösterdi

Þóáøóáó

Yükseldi Göçüp gittiTek başına yaptı,başkasını karıştırmadı Bağımsız oldu.(-o): Az gördü Sevketti Kaldırdı.

ÇÓÊÞóáøó

Azınlık

ÇáÇÞáøöíøÉ (Ì) ÃÞáøöíøÇÊ

Az Bodur Yalnız

ÇáÞõáøõ

Azlık

ÇáÞöáóøÉõ (Ì) Þöáóáñ

Testi Her şeyin üstü

ÇáÞõáøóÉõ

Az Bodur

ÇáÞóáöíáõ (Ì) ÃÞáÇøóÁ æ Þõáõáñ

Bir mikdar kesmek Yontmak Kırkmak

Þóáóãó ÇáÚæÏó æ äÍæóå ÜÜÜöÜÜ ÞóáúãðÇ

(=)Budadı

Þóáøóãó

Eskilere göre arzın yedi kısmından her biri Ülke, bölge

ÇáÅÞúáíãõ (Ì) ÇáÃÞÇáíã

Kalem Makas Kumar oku.Yazı

ÇáÞóáóãõ (Ì) ÃÞáÇã æÞöáÇã

Dolma kalem

Þáã ÇáÍÈÑ

Kurşun kalem

Þáã ÇáÑÕÇÕ

Kesinti

ÇáÞóáÇóãóÉõ

Tırnak makası Makas

ÇáãöÞúáÇóãõ (Ì) ãÞÇáíãõ

Kızartmak, pişirmek Başı üzerine vurmakDarılmak, küsmek

Þóáóì ÇáÍóÈøó æ ÇááÍãó æ äÍæåãÇ ÜÜÜöÜÜ ÞóáúíðÇ

Oyunda kullanılan çelik

ÇáÞõáóÉ

Manastır Kızartılmış, pişirilmiş

ÇáÞóáöíøóÉõ (Ì) ÞáÇíÇ

TavaÇeliğe vurulan değnek

ÇáãöÞúáóì (Ì) ÇáãÞÇáì