Kesmek.acemi hayvana binmek.Dal ve çubukla vurmak. |
ÞóÖóÈóåõ ÜÜÜöÜÜ ÞóÖúÈðÇ |
Güneş parladı.(-o):Kesti.Budadı. |
ÞóÖøóÈóÊö ÇáÔøóãÓõ |
Kesti . Hazırlıksız olarak konuştu.Doğrudan doğruya mevzua girdi.Acemi kimseye iş verdi. |
ÇÞúÊóÖóÈó ÇáÔìÁó |
Dal budak salmış. Uzun ağaç. Kayın ağacı. Yonca |
(ÇáÞóÖúÈõ) |
Dal budanmış dal.Demir yolu.Keskin kılıç. |
ÇáÞÖíÈõ (Ì) ÞõÖúÈóÇäñ |
Yıkmak.Kırıp parçalamak.sökmek.Salmak. |
ÞóÖøó ÇáÌÏÇÑó ÜÜÜõÜÜ ÞóÖøðÇ |
Parçalandı.Düştü,Yıkıldı.Kuş süratle indi,süzüldü.Atıldı. |
ÇäúÞóÖøó ÇáÔìÁõ |
Kuş süratle indi,süzüldü. |
ÊóÞóÖøóÖó æ ÊÞÖóøì |
Hepsi. |
ÞÖõøåã æ ÞóÖíÖõåã |
Toz.İnce çakıl |
ÇáÞóÖóÖõ |
Dişleriyle kırmak,kıtır kıtır yemek. |
ÞóÖóãó ÇáÔìÁó ÜÜÜöÜÜ ÞóÖúãðÇ |
Dişin ucu kırılmak.Kılıç körelmek. |
ÞóÖöãÊ ÇáÓøöäõø ÜÜÜóÜÜ ÞóÖóãðÇ |
S.Müş. |
Ýåæ ÃÞúÖóãõ æ åì ÞóÖúãóÇÁõ (Ì) ÞõÖúãñ æ åæ ÞÖöãñ æ åì ÞóÖöãóÉñ |
Az yiyecek.Deri sergi.Üzerine yazı yazılan beyaz deri.Körelmiş eski kılıç.Beyaz sayfa. |
ÇáÞóÖöíãõ (Ì) ÞõÖõãñ æ ÃÞúÖöãóÉ |
Hükmetmek, hükme bağlamak(-alâ): Aleyhinde hükmetmek.(-li): Lehinde hükmetmek Emretmek.(-o): Yerine getirmek, ifa etmek Ödemek Kaza etmek Göz yaşını dökmek Ölçüp biçip yapmak İhtiyacını gidermek |
ÞóÖóì ÜÜÜöÜÜ ÞóÖúíðÇ æ ÞóÖóÇÁõ æ ÞóÖíóøÉð |
Öldü |
æÜ äóÍúÈóåõ ÞõÖöì ÝáÇäñ |
Mahkemeye verdi, muhakeme etti.(-alâ): Sulh oldu, anlaştı. |
ÞÇÖóÇåõ |
Alacağını istedi.Gerekli kıldı.(-min,alâ):Hakkını aldı. |
ÇÞúÊóÖóì ÇáÏøóíúäó |
Bitti. Sona erdi |
ÇäúÞóÖóì |
Alacağını istedi Alacağını aldı |
ÊóÞóÇÖóÇåõ ÇáÏøóíúäó |
Bitti, tükendi. |
ÊóÞóÖøóì |
Kadı, hakim |
ÇáÞóÇÖöì (Ì) ÞõÖóÇÉñ |
Ölüm |
ÇáÞóÇÖöíóÉõ |
Hüküm Yerine getirme,eda Muhakeme etme işi |
ÇáÞóÖóÇÁ |
Hüküm Dava Doğru ve yanlış olması muhtemel olan söz |
ÇáÞóÖöíøóÉõ (Ì) ÞÖóÇíÇ |