Başın iki yanı ağarmak. (- o) : Yaratmak. Çoğaltmak. Ekmek. |
ÐóÑóà ÔóÚúÑõåõ ÜÜÜóÜÜ ÐóÑúÁðÇ |
Nesil, soy. |
ÇáÐøõÑíøóÉõ (Ì) ÐÑÇÑöìøõ |
Kılınç keskinleşmek. Acı sözlü olmak. Dili açılmak. Burnu damlamak. Yara azmak. |
ÐóÑöÈó ÇáÓøíúÝõ ÜÜÜóÜÜ ÐóÑÈðÇæ ÐóÑóÇÈóÉð |
S. müş. |
ÐóÑöÈñ (Ì) ÐõÑúÈñ (Ì) æ åì ÐóÑöÈÉñ (Ì) ÐóÑöÈÇÊ |
Mide fesadı. |
ÇáÐøóÑóÈõ |
Su katılmış süt. |
ÇáÐøóÑóÇÍ |
Kunduz böceği. |
ÇáÐøóÑøóÇÍ (Ì) ÐóÑÇÑíÍ |
Güneş doğmak. Zayıflayıp eksilmek. Kâkülü ağarmak. |
ÐøóÑøóÊ ÇáÔøóãúÓõ ÜÜÜõÜÜ ÐõæÑõæÑðÇ |
Saçmak, dağıtmak, ekmek. |
æ Ü ÇáÔìÁ ÜÜÜõÜÜ ÐóÑøðÇ |
Nesil. Küçük karınca. Güneş ışığının aksinde görülen zerreler. |
ÇáÐøóÑó |
Atom. |
ÇáÐøó ÑøÉõ |
İnsan nesli, tohumu. Küçük kadınlar. |
ÇáÐøõÑøíøÉõ |
Elini uzatmak. Ön ayağını atmak. (- o) : Kol ile ölçmek. Süratle kat etmek. Kusmuk ağzına kadar gelmek. |
ÐÑóÚ ÝáÇäñ ÜÜÜóÜÜ ÐóÑÚð |
Orta parmak ucundan dirseğe kadar el. Ön ayak. Arşın. Alet ve makine kolu. |
ÇáÐøöÑÇÚõ (Ì) ÃÒúÑõÚñ æÐõÑúÚÇä |
Gücü yetmedi. |
æÖÇÞ ÈÇáÇóãÑ ÐöÑóÇÚðÇ |
Miktar. Uzunluk. Güç, kuvvet. |
ÇáÐøóÑúÚõ |
Vesile ve vasıta. |
ÇáÐøõÑúÚóÉõ |
Atış talimi levhası. Avcı siperi. Vesile ve vasıta. |
ÇáÐøÑíÚÉ (Ì) ÐóÑÇÆÚõ |
Yaş boşanmak. (- o) : Yaş akıtmak. |
ÐóÑóÝó ÇáÏøóãúÚõ ÜÜÜöÜÜ ÐóÑúÝðÇæ ÐõÒõæÝðÇ |
Yaş akıttı. Geçti, aştı. |
ÐÑøóÝÊ ÇáÚíäõ ÏãÚóåÇ |
Kuş terslemek. (- alâ) : Çirkin söz söylemek. |
ÐóÑóÞó ÇáØÇÆÑõ ÜÜÜõÜÜ ö ÐÑúÞðÇ æ ÐõÑÇÞðÇ |
Kuş tersi. |
ÇáÐøõÑóÇÞ ÇáÐøóÑúÞõ |
Yabani yonca, tirefil. |
ÇáÐøõÑóÞ |
Uçup dağılmak. Süratle düşmek. Körelmek. (- o) : Uçurmak, dağıtmak. Harman savurmak. Yaratmak. |
ÐÑÇ ÜÜÜõÜÜ ÐóÑúæðÇ |
Toplanıp birbirine girdi. (- bi) : Gizlendi, himayesine girdi. (- o) : Zirveye çıktı. |
ÊóÐóÑøóì |
Siper. Himaye. Göz yaşı. Maya ve huy. |
ÇáÐøóÑóÇ |
Mısır. |
ÇáÐøõÑÉ |
Zirve, tepe. |
ÇáÐÑæÉ (Ì) ÐõÑÇð |
Yaba. |
ÇáãöÐúÑóì |